Examples of using "ليرى" in a sentence and their turkish translations:
O, Kyushu'dan tüm yolu Mona Lisa'yı görmek için geldi.
Ancak Başkan Kennedy bu başarıları görecek kadar yaşamadı.
Çocuk suyun soğuk olup olmadığını görmek için ayak parmaklarını okyanusa daldırdı.