Examples of using "زيارة" in a sentence and their turkish translations:
...ama sürpriz bir ziyaretçisi var.
Hobim eski tapınakları ziyaret etmektir.
Hemen bir doktora gitmelisin.
Bu sizin ilk ziyaretiniz mi?
Yarın amcama uğrayacağım.
Bu şehri ilk ziyaretiniz mi?
Bu ülkeyi ziyaret amacınız nedir?
Bu Sonbaharda Çin'i ziyaret edecek misin?
- Bu senin Japonya'ya ilk ziyaretin mi?
- Bu, Japonya'ya ilk ziyaretiniz mi?
Fadıl sosyal medyada olmayı sevdi.
Leyla'nın kartvizitinde dini yazılar vardı.
Uşak'a gittiğinizde mutlaka arkeoloji müzesini gezmeniz
Çevrimiçi mağazalarını Napoleon-Souvenirs.com adresinde ziyaret edebilir veya
Kendi hâlindeki vahşi bir hayvan, ziyarete gelen bu garip insan yaratığından ne kazanabilir ki?