Examples of using "رفع" in a sentence and their turkish translations:
Kaşlarını kaldırdı.
O elini kaldırdı.
O, saygı için şapkasını kaldırdı.
Ona moral vermeye çalıştım.
Arkadan bir el kalktı.
Tom kutuyu dikkatle kaldırdı.
David bana baktı ve şöyle dedi:
Bu iyi bir moral yükseltici mi?
kurulu düzene baş mı kaldırılırmış! Kaldırdı
- Fadıl, Youtube'a başka bir video yükledi.
- Fadıl, Youtube'a bir video daha yükledi.
Desteğinizi 100 dolar arttırmayı düşünür müydünüz?
burnunun ucunu sürekli yukarıya doğru kaldırma ise çakılması gerekmez mi?
Daha önce pilotlar bunu uçağın burnunu yukarı veya aşağı kendileri kaldırıp indiriyorlardı
, bu nedenle Mahran, boşanma için yasal prosedürlerden geçmek