Translation of "دقيقة" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "دقيقة" in a sentence and their turkish translations:

انتظر دقيقة

- Bir dakika...
- Bir dakika bekle.

"دقيقة واحدة!"

'Bir dakika!'

- إنتظر دقيقة, توم!
- إنتظر دقيقة, يا توم!

Bir dakika bekle, Tom!

- إنتظري دقيقة, ماري!
- إنتظري دقيقة, يا ماري!

Bir dakika bekle, Mary!

- استمرت الخطبة ثلاثين دقيقة.
- دامت الخطبة ثلاثين دقيقة.

- Konuşma otuz dakika sürdü.
- Konuşma yarım saat sürdü.

لمدة ١٥ دقيقة

Seviye tespit sınavında kopya çekmek gibi

دقيقة من فضلك.

- Bir dakika.
- Sadece bir dakika.

اعطني معلومات دقيقة.

Bana tüm ayrıntıları ver.

يتغير العالم كل دقيقة.

Dünya her dakika değişiyor.

خمس عشرة دقيقة فقط.

- Sadece on beş dakika.
- Yalnızca on beş dakika.

إنتظر دقيقة من فضلك!

Bir dakika bekleyin, lütfen!

وتشمل الصحف الأكاديمية مراجعة دقيقة

Ve akademik dergiler, bir makalenin

سيأخذ دقيقة من وقتك فقط.

Bu yalnızca bir dakika alır.

هو إمكانية استعمال تركيبة مغذية دقيقة

bitkinin büyümesini sağlamak için

كان الأطفال يقضون 45 دقيقة يتحركون ويستمتعون.

Bu yüzden çocukların hepsi 45 dakikayı hareket ederek, koşturarak geçiriyordu.

وأتبع هذا بممارسة اليوغا لمدة 90 دقيقة.

ve ardından 90 dakika boyunca yoga yapıyorum.

ويقوم بدورةٍ حول الأرض كلّ 90 دقيقة،

her 90 dk'da bir gezegeni tam dolaşarak

دقيقة آخرى و تلك الطفلة بدأت بالبكاء.

Bir dakika daha ve bebek ağlıyordu.

"كم الساعة الآن؟" "إنها الثالثة وعشرون دقيقة."

"Saat kaç?" "Saat 3.20."

لذا الذي أود أن أفعله هنا في دقيقة

Dolayısıyla, burada bir dakika boyunca

وبعد أن ينتهي من عرضه ذو الـ15 دقيقة،

ve 15 dakikalık yaptığı konuşmanın ardından

وهو عبارة عن 15 دقيقة في نهاية اليوم

çocuklarımızı dinleyip onlarla konuştuğumuz

يستغرق السير من المحطة إلى المدرسة عشرين دقيقة.

İstasyondan okula yürümek yirmi dakika sürer.

بعد 6 جلسات تدوم الواحدة منها تقريباً 50 دقيقة

Ortalama 6, 50 dakikalık oturumdan sonra,

لم تكن طفولتي سهلة، لكنني أحببت كل دقيقة منها

Çok kolay bir çocukluk değildi evet, ama her dakikasını sevdim

فقدت صبري بعد 20 دقيقة وذهبت لأخذ حمّام سريع

20 dakika sonra sabrım tükendi ve duş almaya gittim.

أمضينا في ذلك الوقت 90 دقيقة بخصوص هذه المسألة،

Bu konu üzerinde 90 dakika harcamıştık

لأن تلك الإشارة ستستغرق 20 دقيقة للوصول إلى المريخ.

çünkü sinyalin Mars'a ulaşması 20 dakika sürebilir.

هناك البعض الذي لن ينتهي بالعد لمدة 20 دقيقة.

Hani 20 dakika boyunca saymakla bitmeyecek olan yoklar varya

- هل ساعتك دقيقة الوقت؟
- هل ساعتك على التوقيت الصحيح؟

Saatinizin doğru mudur?

اعطاني معلومات دقيقة عن كيفية اجتياز الدببة لموسم الشتاء .

O bana ayıların kışı nasıl geçirdiği hususunda bölüm ve ayet verdi.

كانت عند ليلى ثلاثين دقيقة كي تصل إلى هناك.

Leyla'nın oraya varması otuz dakika sürdü.

لتتأكد بأن لدى كل فتاة دقيقة واحدة فقط على الدمية.

tam olarak bir dakika geçirmesi için bir kronometre var.

حتى 40 دقيقة ، حتى مستخدم معين ، استخدمه مجانًا بدون إعلانات

40 dakikaya kadar, belli bir kullanıcıya kadar sana demiş bedava la reklamsız kullan yahu

على العمل ، وذاكرة دقيقة ، والاهتمام بالتفاصيل ، والتفاني في الواجب والانضباط.

çalışma için kahramanca bir kapasite, titiz bir hafıza ve ayrıntılara dikkat ve görev ve disipline bağlılık.

هل بإمكانك أن تعطيني دقيقة؟ أريد أن أقول لك شيئا.

Bana birkaç dakika ayırabilir misin? Seninle konuşmak istiyorum.

إننا نتحدث لساعة، وقتي المتاح هنا هو خمسة عشر دقيقة.

Biz bir saat konuşuyoruz, burada on beş dakika sürem var.

‫ليس أمامنا الآن سوى 30 دقيقة لطلب النجدة‬ ‫والذهاب إلى المستشفى.‬

Şimdi yardım çağırmak ve hastaneye gitmek için sadece 30 dakikamız var.

هنا استطيع ان اقول لكم عن هؤلاء الغائبين لمدة 20 دقيقة

Ben burada size 20 dakika boyunca bu yokları anlatabilirim

‫وبعدها ستحظى بفترة وجيزة جميلة‬ ‫تدوم من 10 إلى 15 دقيقة.‬

Sonrasında 10, 15 dakika süren güzel bir zaman aralığı yakalıyorsun.

خضعت المجموعة الثانية لبرنامج من التمرينات لمدة ثلاثين دقيقة / أربع مرات أسبوعياً.

Sonraki gruba haftada dört kez 30 dakikalık bir egzersiz programı verildi

ودعت طلابها من الصف الرابع إلى الثامن للحضور 30 دقيقة كل صباح،

Dördüncü sınıftan sekizinci sınıfa kadar tüm öğrenciler her sabah 30 dakika

هذه الأسلحة، رغم أنها غير دقيقة، كانت فعالة للغاية في تخويف الخيول المغولية،

Bu silahlar ne kadar isabetsiz olsalarda Moğol atlarına karşı onları korkutup ilerleyişlerini yavaşlatmakta

وبعبارة أخرى ، كم دقيقة مرت في الكون بالتوازي ، يمكن حساب إجابة السؤال بهذه.

yani bir diğer deyimle paralel evrende şu an kaç dakika geçti sorusun cevabı işte bunlarla hesaplanabilir

أثناء حديث كينيدي أمام الكونجرس ، كان لدى الولايات المتحدة خمس عشرة دقيقة فقط من تجربة

Kennedy'nin kongrede konuştuğu gibi, Amerika Birleşik Devletleri sadece on beş dakikalık uzay uçuşu