Examples of using "بوك" in a sentence and their turkish translations:
Ve Mark Facebook'u düzeltme konusundaki suçlamaları üzerine alıyor.
Facebook: S*ktir et, Facebook çıktı.
Ve böyle sosyal platformlar, Youtube ya da Facebook fark etmez,
Ondan kurtulmak zorundayım. Daha fazla Facebook yok, bunu yapmıyorum.
Facebook'a üye olursanız, bilgileriniz istihbarat örgütlerine gönderilecektir.
Facebook'ta ne kadar beğeni aldığımızı.