Translation of "الحر" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "الحر" in a sentence and their turkish translations:

حتى الرسم الحر

Yani serbest çizim

أنه برغم الروائح، الرطوبة، الحر، الأوساخ،

pisliğe,kokuya, neme, kire rağmen

‫وما زال الحر شديداً.‬ ‫حر شديد.‬

Ve hâlâ çok sıcak. Çok sıcak.

أن يتقبلك هذا الحيوان البري الحر بكل رحابة

Vahşi, özgür bir hayvan tarafından bütünüyle kabullenilmek

أفكر في أمر من قبيل الدجاج الحر خارج الأقفاص.

aklıma gezen tavuk gibi şeyler geliyor.

هو أن تنظرإلى التجول الحر الممتع والتفاعلي في ألعاب الفيديو

bu eğlenceli, etkileşimli video oyunlarıyla dolu havuza bakmalısınız

‫ولكن الحر قاتل.‬ ‫إذ يمكن أن يصل إلى 62 درجة مئوية،‬

Ama sıcaklık cidden öldürücü. 62 dereceye ulaşabiliyor

‫أو نحاول المضي في طريقنا ‬ ‫من دون استخدام الحبل ونحاول الهبوط الحر؟‬

halat olmadan serbest şekilde mi aşağı inelim?

‫هل نهبط باستخدام الحبل إلى أسفل مباشرة؟‬ ‫أو نحاول المضي في طريقنا ‬ ‫من دون استخدام الحبل ونحاول الهبوط الحر؟‬

Halatla dümdüz bir şekilde mi inelim, halat olmadan serbest şekilde mi aşağı inelim?

لكل شخص بصفته عضوا في المجتمع الحق في الضمانة الاجمتماعية وفي أن تحقق بوساطة المجهود القومي والتعاون الدولي وبما يتفق ونظم كل دولة ومواردها الحقوق الاقتصادية والاجتماعية والتربوية التي لا غنى عنها لكرامته وللنمو الحر لشخصيته.

Her şahsın, cemiyetin bir üyesi olmak itibarıyla, sosyal güvenliğe hakkı vardır; haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların milli gayret ve milletlerarası işbirliği yoluyla ve her devletin teşkilatı ve kaynaklarıyla mütenasip olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır.