Translation of "البيانات" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "البيانات" in a sentence and their turkish translations:

شيءٌ من مسودة البيانات...

-tadımlık bir ham veri-

لذا دعوني أريكم البيانات.

Size verileri göstereyim.

ألا وهي البيانات والمعرفة...

veri ve enformasyon --

عن معدلات التغير في البيانات.

anlamaya hazırlıklı değil.

إن جداول البيانات غير متقنة.

Hesap tabloları tembeldir.

فكروا في قواعد البيانات المتسلسلة.

Blok zinciri örneğin:

لذلك، تحليل البيانات جارٍ الآن،

Veri analizleri devam ediyor

لفهم القوة والغرض من البيانات،

bir istatistikçi olmanız gerekmediğini de biliyorum

لنقارن بين البيانات الحديثة للحاضر

Günümüzün en yeni verilerini

من جهة ، البيانات التي فرضناها

bir tarafta nasanın bize dayattığı veriler

البيانات التي كشف عنها العلم

bilimin ortaya koyduğu veri ise şu

لأن البيانات تسمح لك أن تتعلم

Çünkü veri, bir şey öğrenmenizi sağlar

بغض النظر عن البيانات التي تراها.

hangi veriyi kullanırsanız kullanın.

أنّه ذلك الكم الهائل من البيانات،

geniş kapsamlı data,

وقامو بغربلة جميع البيانات التي جمعوها

Buna rağmen hayata zor bir başlangıç yapmış çocuklara

نحن نهتم بـ"هل تدعم البيانات النظرية؟"

Bizim önemsediğimiz sorular "Veri teoriyi destekliyor mu?"

وأصبحت لهذه البيانات قيمة لاتصدق عند العلماء،

bu veri, bilim insanları için çok ama çok önemli oldu,

لأن البيانات تظهر لي ما يجعلني أفكر

çünkü ortaya koyular veriler bana bunu düşündürtüyor

يمكننا تخمينها فقط بناءً على البيانات السابقة

sadece tahmin edebiliyoruz bunu da daha önceki verilere dayanarak

بأن البيانات الأكثر أهمية والأوفر معلوماتيا التي نجمعها

en bilgilendirici verinin bu değişkenliği

لأنها تحدد الهيكل الكامل لتجميع البيانات في الدولة،

bir ülkedeki bütün veri topluluğu yapısını;

ثم نترجم تلك البيانات الترشيحية في السجل الأحفوري،

Ardından bu verileri fosil kayıtlarına işledik

فبمجرد تثبيت البيانات الصوتية المجمعة بواسطة المراكب المسيرة،

Dronların topladığı akustik veriyi birleştirmeye başlayınca,

هل تزيد البيانات من إيماننا أن النظرية صحيحة؟

Veri, teorinin doğruluğuna olan inancımızı arttırıyor mu?

وهي أن البيانات قد تتطابق مع نظريات منافسة

veri aynı zamanda muhalif teorilerle de uyumlu olabilir.

نحن نفضل قصة وحيدة على طن من البيانات

Tek bir hikâyeyi tonlarca veriye tercih ediyoruz.

وتستخدم البيانات من الأقمار الصناعية في توقعات الطقس.

ve hava tahminlerinde uydulardan veri kullanıyor.

يقول هذه موجودة في قاعدة البيانات الخاصة بي

bunlar benim veri tabanımda var diyor

ماذا عن البيانات العلمية التي ستحرق العقول قليلاً؟

Biraz da beyinleri yakacak bilimsel verilere ne dersiniz?

ولن تطلب أي مؤسسة أخرى هذه البيانات مرة أخرى.

Başka hiçbir kuruluş sizden tekrar bu bilgileri istemez.

ومدى ضحالة البيانات التي تستخدم في اتخاذ القرارات الحاسمة.

bulunduğunu fark ettiğimde, ilgiden takıntıya dönüştü.

وفقًا لهذه البيانات ، فإن نهاية العالم قريبة جدًا الآن.

bu verilere göre belkide kıyamet artık çok yakın

يستطيع الجميع تغذية قاعدة البيانات بجمل تحوي مفردات جديدة.

Herkes yeni kelimeleri göstermek için veritabanını besleyebilir.

نحتاج إلى شيء ما أفضل من البيانات المستشعرة عن بعد

uzaktan sensörlü verilerin ötesinde bir şeye ihtiyacımız var:

حتى أتمكن من من استخدام نقاط البيانات هذه كالضوابط في تحليلي.

Böylece bu veri göstergelerini analizimde kontrol amaçlı kullanabilecektim.

في البيانات التي تقاسمتها وكالة ناسا ، يُرى أن شكل الأرض جغرافي

Nasa'nın paylaştığı verilerde dünya'nın şeklinin geoit olduğu görülür