Examples of using "ذاهب" in a sentence and their turkish translations:
- Ben çalışacağım.
- Çalışacağım.
Koşacağım.
Neden gidiyorsun?
Nereye gidiyordun?
Ben bankaya gidiyorum.
Gidiyorum.
Çalışacağım.
Nereye gidiyorsun?
Parka giderim.
O, bana Amerika'ya gittiğini söyledi.
- Tamir atölyesine gidiyorum.
- Tamirhaneye gidiyorum.
Bir yere gidiyor musun?
- Gideceğim.
- Gidiyorum.
Öbür gün nereye gidiyorsun?
Hangi dondurma dükkanına gidiyorsun?
Pazartesi Boston'daki kız kardeşimi ziyaret edeceğim.
hemen gidiyorsun bankaya diyorsun ki bu harcama benim değil itiraz ediyorsun
Nereye gidiyorsun?
Sen gitmesen bile ben oraya gidiyorum.
- Nereye gidiyorsun?
- Nereye gidiyorsunuz?
Ona nereye gittiğini sordum.
Senin nereye gidiyor olduğunu sorabilir miyim?
- Nereye gidiyorsun?
- Nereye yöneliyorsunuz?
- Nereye gidiyorsunuz?
Gelecek yıl Mainz'e ve sonra Köln'e gideceğim.
Ben idealistim. Nereye gittiğimi bilmiyorum ama yolumdayım.