Translation of "Kol" in Russian

0.004 sec.

Examples of using "Kol" in a sentence and their russian translations:

- Kol saatimin tamir edilmesi gerekiyor.
- Kol saatimin onarılması gerekiyor.

Мои часы нужно починить.

...katiller sokakta kol geziyor.

...по улицам ходят убийцы.

Çift kol kola yürüyordu.

Пара шла рука об руку.

Sevenler kol kola yürüyordu.

Любовники прогуливались, взявшись за руки.

- Amcam bana bu kol saatini verdi.
- Dayım bana bu kol saatini verdi.
- Eniştem bana bu kol saatini verdi.

Мой дядя дал мне эти часы.

Nehir kıyılarında jaguarlar kol gezer.

Ягуары патрулируют берег реки...

Her köşede... ...tehlike kol geziyor.

На каждом шагу... ...опасность.

Sıranın üstündeki kol saati benimkidir.

Часы на письменном столе мои.

Kapıya yeni bir kol taktım.

Я приделал к двери новую ручку.

- Kol saatimi kaybettim.
- Saatimi kaybettim.

- Я потерял свои часы.
- Я потеряла свои часы.
- Я часы потерял.

Tom kol saatindeki alarmı kurdu.

Том настроил на своих часах будильник.

Kol saatim geri kalmış olmalı.

Должно быть, мои часы опаздывают.

Omuz kol ve gövdeyi birleştirir.

Плечо соединяет руку и туловище.

Annemize bir kol saati verdik.

Мы подарили нашей матери часы.

Kol çevrildi, ama kapı açılmadı.

Ручка повернулась, но дверь не открылась.

Bu bir kol saati değil.

Это не часы.

Babası ile kol kola yürüdü.

Она шла, держа за руку своего отца.

Kullandıkları kol saatindeki özellikler daha yüksek

Функции в наручных часах, которые они используют, выше

O çok değerli bir kol saatine sahip.

Он владеет очень ценными наручными часами.

Düşük ışığa duyarlı kameralar Mumbai sokaklarında kol gezen...

Низкоуровневые камеры показывают, как опасные хищники...

Onlar onu onun kol saati ile kimliğini saptayabildiler.

Они смогли опознать его по наручным часам.

İster kelimelerle ister el kol hareketi veya çizimlerle söylesinler

И рассказывал её словами, жестами или рисунками.

Tehlike karanlıkta kol gezerken onları yalnız bırakma riskine giremez.

С блуждающей в темноте опасностью она не может оставить их в одиночестве.

Nihayetinde, yaklaşık 100 gün sonra, kol tamamen yeniden büyümüştü.

Приблизительно через 100 дней щупальце достигло полной длины.

Steve ve Jane her zaman, kol kola okula yürürler.

Стив и Джейн всегда ходят в школу, держась за руки.

- Tom bana kol kanat gerdi.
- Tom beni kanadının altına aldı.

Том взял меня под своё крылышко.

O, uzun kol ve bacaklarıyla, çok uzun boylu ve inceydi.

Он был очень высокий и худой, с длинными руками и ногами.

Ben saat kullanmıyorum ama saat kullananlar hemen bir kol saatine baksınlar

Я не использую часы, но наблюдатели должны немедленно посмотреть на наручные часы.

O bana kol kanat gerdi ve bildiği her şeyi bana öğretti.

Она взяла меня под своё крыло и научила всему, что знала.

- Bu benim dün aldığım kol saati.
- Dün satın aldığım saat budur.

- Это часы, которые я купил вчера.
- Это часы, которые я вчера купил.

- Tom pahalı bir kol saati almış.
- Tom pahalı bir saat aldı.

- Том купил дорогие часы.
- Том купил дорогие наручные часы.

- Saatimi düşürdüğümü eve gidene kadar fark etmedim.
- Saatimin olmadığını eve dönünce fark ettim.
- Kol saatimi kaybettiğimi eve geldiğimde fark ettim.

Я не хватился своих часов, пока не пришел домой.

Kol saatleri, duvar saatleri, dijital saatler, altın saatler, guguklu saatler, kuvars saatler, kronometreler, zamanlayıcı ve kule saatleri de dahil olmak üzere saatlerin birçok farklı türleri vardır.

Существует огромное разнообразие часов, включая наручные, настенные, электронные, золотые, с кукушкой, кварцевые, секундомеры, таймеры и башенные часы.