Translation of "Yeme" in Portuguese

0.005 sec.

Examples of using "Yeme" in a sentence and their portuguese translations:

Onu yeme!

Não coma isso!

Domuz gibi yeme.

Não coma como um porco.

Okurken yemek yeme.

Não coma quando estiver lendo.

Arabamda yeme lütfen.

Por favor, não coma no meu carro.

Sevmiyorsan yeme bunu.

- Se você não gosta, não coma.
- Se você não gosta disso, não o coma.

Patates kızartmalarımı yeme.

Não coma as minhas batatas fritas.

O kayısıyı yeme!

Não coma aquele damasco!

Kendisi, akrep yeme uzmanı.

É perito a devorar escorpiões.

Öğünler arası yemek yeme.

- Não coma entre as refeições.
- Não comas entre as refeições.

Tırnaklarını yeme alışkanlığından kurtulmalısın.

Você precisa se livrar do hábito de roer as unhas.

Tırnaklarını yeme alışkanlığı var.

Ela tem o costume de roer as unhas.

Öğle yemeği yeme zamanı.

É hora de almoçar.

Benim yeme bozukluğum var.

- Eu tenho um distúrbio alimentar.
- Tenho um distúrbio alimentar.

Yemek yeme zamanı mı?

Está na hora de comer?

Laboratuvarın içinde yemek yeme.

Não coma dentro do laboratório.

Çok fazla kek yeme.

- Não coma muito bolo.
- Não comam muito bolo.

Eğer bunu yemek istemezsen yeme.

Se você não quer, não coma.

Tom'un yeme alışkanlıklarını değiştirmesi gerekiyor.

Tom precisa mudar os seus hábitos alimentares.

Tom sandviç yeme yarışmasını kazandı

- Tom venceu o concurso de cachorro-quente.
- Tom ganhou a competição de comer cachorro-quente.

Burada yeme yerine eve gidelim.

Em vez de comer aqui, vamos para casa.

Henüz yemek yeme zamanı değil.

Ainda não é hora de comer.

Yeme alışkanlıklarını değiştirmen gerektiğini düşünüyorum.

Acho que você tem que mudar seus hábitos alimentares.

Et yeme ahlaken yanlış mıdır?

- Comer carne é moralmente condenável?
- Comer carne é moralmente errado?

Sadece balık yeme. Et de ye.

Não coma só peixe. Coma carne também.

İtalyan yemeği yeme fırsatını asla kaçırmam.

Eu nunca perco uma oportunidade de comer comida italiana.

- Patates kızartmalarımı yeme.
- Patates kızartmalarımı yemeyin.

- Não coma minhas batatas fritas.
- Não comam minhas batatas fritas.

Masanın üstünde duran sepetteki meyveyi yeme. Plastik.

Não coma a fruta na tigela na mesa. É de plástico.

Her insanın yeme ve içmeye ihtiyacı vardır.

Todo ser humano tem necessidade de comer e beber.

Bir yeme yarışması için bir sandviç yiyorum.

Estou comendo um sanduíche em uma competição de comida.

Bana benimle öğle yemeği yeme zevkini ver.

Dê-me o prazer de almoçar comigo.

Hamam böceklerini yeme kötü bir fikir midir?

Comer baratas é uma má ideia?

Onun sırtını kaşıma ve tırnaklarını yeme alışkanlığı vardı.

Ele tem o costume de coçar as costas e roer as unhas.

Köpek, ev ödevini yeme konusunda kendini suçlu hissetti.

O cachorro se sentiu culpado por ter comido a tarefa.

Bir günde 1800 kalorilik yemek yeme yeterli midir?

Comer 1800 calorias por dia é suficiente?

Çok fazla lif yeme sizin için zararlı mı?

Comer muitas fibras faz mal?

Gerekten fazla yeme alışkanlığı sağlık için bir tehlikedir.

O hábito de comer mais que o necessário representa um perigo para a saúde.

Sen Youtube'dan para kazanacan diye, çocuklarımızın insanlarımızın beynini yeme

Comer o cérebro de nossos filhos para ganhar dinheiro com o Youtube

Öğünler arasında yemek yeme sağlığınız için gerçekten zararlı mıdır?

Comer entre duas refeições realmente faz mal à saúde?

- O kadar çok yemeyin. Şişmanlarsınız.
- O kadar çok yeme. Şişmanlayacaksın.

Não coma tanto. Você vai engordar.