Translation of "Otobüsü" in Portuguese

0.036 sec.

Examples of using "Otobüsü" in a sentence and their portuguese translations:

Otobüsü kaçırma.

Não perca o ônibus.

Otobüsü kaçırdım.

Eu perdi o ônibus.

Otobüsü bekledim.

Eu esperei o ônibus.

Otobüsü kaçırmak istemiyorum.

- Não quero perder o ônibus.
- Eu não quero perder o ônibus.

Tom otobüsü gördü.

Tom viu o ônibus.

Tom otobüsü kaçırdı.

Tom perdeu o ônibus.

Tom otobüsü kaçırmadı.

Tom não perdeu o ônibus.

Tom otobüsü sürüyordu.

Tom estava dirigindo o ônibus.

Sürücü, otobüsü durdurdu.

O motorista parou o ônibus.

O sadece otobüsü kaçırdı.

Ele acaba de perder o ônibus.

Bir sonraki otobüsü yakalayacağım.

Eu vou pegar o próximo ônibus.

Acele ettim ve otobüsü yakaladım.

Apressei-me e consegui alcançar o ônibus.

- Bir otobüsü süremem.
- Otobüs süremem.

Eu não sei/posso dirigir ônibus.

Bir okul otobüsü var mı?

Há um ônibus escolar?

Tom sonraki otobüsü beklemek istedi.

Tom queria esperar o próximo ônibus.

Otobüsü yakalamak için koşmak zorunda kaldım.

- Eu tive que correr para pegar o ônibus.
- Tive que correr para pegar o ônibus.
- Eu tive de correr para pegar o ônibus.
- Tive de correr para pegar o ônibus.

O henüz gelmedi. Otobüsü kaçırmış olmalı.

Ele ainda não chegou. Ele deve ter perdido o ônibus.

Bir sonraki otobüsü beklemektense yürümeyi tercih ederim.

Prefiro caminhar a esperar o próximo ônibus.

Son otobüsü kaçırmamam için otobüs durağına doğru aceleyle gittim.

- Eu corri para o ponto de ônibus para não perder o último.
- Corri para o ponto de ônibus para não perder o último.

Son otobüsü kaçırdım ve eve yağmur altında yürüyerek gitmek zorunda kaldım.

Eu perdi o último ônibus e tive que caminhar para casa na chuva.