Translation of "Etrafında" in Polish

0.004 sec.

Examples of using "Etrafında" in a sentence and their polish translations:

Çarşının etrafında dolaşalım.

Przejdźmy się po bazarze!

Etrafında dön, lütfen.

Proszę, odwróć się,

Avrupa etrafında dolaştım.

Podróżowałem po Europie.

Uydu, ay etrafında yörüngede.

Satelita jest na orbicie wokół Księżyca.

Dünya senin etrafında dönmüyor.

Świat nie kręci się wokół ciebie.

Gezegenler güneşin etrafında döner.

Planety okrążają Słońce.

Dünya, Güneş'in etrafında döner.

Ziemia porusza się wokół Słońca.

Kedinin boynunun etrafında kurdele vardı.

Kot miał wstążkę na szyi.

Bir fare odanın etrafında koşuyor.

Mysz biega po pokoju.

Onun köpeği bahçenin etrafında koştu.

Jego pies biegał po podwórku.

O, etrafında döndü ve gülümsedi.

Odwróciła się i się uśmiechnęła.

Kimse Tom'un etrafında olmak istemiyor.

Nikt nie chce być w pobliżu Toma.

Dünya, kendi ekseni etrafında döner.

Ziemia obraca się wokół własnej osi.

Onların etrafında kendimi tuhaf hissettim.

Czułem się dziwnie wśród nich.

Kamp ateşi etrafında dans ettiler.

Tańczyli wokół ogniska.

Sözcünün etrafında büyük bir kalabalık toplandı.

Tłum ludzi zgromadził się wokoło mówcy.

Tom'un etrafında bir kadın topluluğu var.

Dookoła Toma jest tłum kobiet.

Binlerce uydu dünyanın etrafında yörüngede döner.

Tysiące satelitów okrąża Ziemię.

Kızın boynunun etrafında uzun bir eşarp vardı.

Dziewczyna miała zawiązany na szyi długi szal.

Kopernik sayesinde Dünya'nın Güneş'in etrafında döndüğünü biliyoruz.

Kopernik pokazał, że Ziemia kręci się dokoła Słońca.

Tom ve Mary Japonya etrafında seyahat etti.

Tom i Mary podróżowali po Japonii.

- Biz gölün etrafında yürüdük.
- Gölün bütün çevresini gezdik.

Obeszliśmy całe jezioro.

Yüzlerce asker kamp ateşlerinin etrafında sessizce yemek yediler.

Setki żołnierzy jadło w spokoju wokół ognisk.

Kalktıktan sonra, uçak iki kez havaalanının etrafında daire çizdi.

Samolot po starcie okrążył dwukrotnie lotnisko.

Şaşırtıcı derecede çeviktirler, küçük bir bozuk paranın etrafında dönebilecek kadar.

Są też zaskakująco zwinne i zwrotne.

Tom, Mary, John ve Alice masanın etrafında oturuyorlardı ve iskambil oynuyorlardı.

Tom, Mary, John i Alice siedzieli dookoła stołu i grali w karty.

Köpek balığının etrafında yüzüp kokusunu aldığını gördüm. "Olamaz, yine aynı kâbusu yaşayacağız."

Zobaczyłem rekina pływającego na skraju i łapiącego jej zapach. Pomyślałem, że znowu…

- Köpek etrafında ve çevresinde koştu.
- Köpek bir o tarafa bir bu tarafa koştu.

Pies biegał sobie tu i tam.