Translation of "çalışan" in Polish

0.006 sec.

Examples of using "çalışan" in a sentence and their polish translations:

Fırında çalışan kız sevimlidir.

Dziewczyna pracująca w piekarni jest fajna.

Biz Çinliler çok çalışan kişileriz.

My Chińczycy jesteśmy pracowici.

Bunun benzeri sistemlerde çalışan insanlar var

Są ludzie, którzy pracują nad takimi systemami,

Erkek doğum kontrolü üzerinde çalışan araştırmacılar

Naukowcy pracujący nad męską antykoncepcją

O çok sıkı çalışan bir öğrencidir.

Ona uczy się bardzo pilnie.

Onun bankada çalışan bir amcası var.

Ona ma wujka, który pracuje w banku.

Ancak dişiyi etkilemeye çalışan sadece o değil.

Ale nie tylko on idzie w konkury.

Çocuklarla, çocuklarını büyütmek için çalışan bekâr annelerle.

Zwłaszcza z rodzinami i samotnymi matkami.

Tom o fabrikada çalışan birkaç adamı tanıyor.

Tom zna kilku ludzi, którzy pracują w tej fabryce.

Lütfen bugünün etkinliği üzerine sıkı çalışan gönüllülere

Podziękujcie więc zespołowi organizacyjnemu,

Ve hayatta kalmaya çalışan biri olarak, ellerimi kullanamazsam

Jeśli w sytuacji przetrwania nie mogę używać rąk,

Milyonlarca yıldır çalışan dev bir su altı beyni gibi.

To jak olbrzymi podwodny mózg, pracujący przez miliony lat.

Macintosh bilgisayarın virüs barındırması Windows'la çalışan bir bilgisayardan çok daha az olasıdır.

Wirus jest mniej prawdopodobny na komputerze Macintosh niż na takim z systemem Windows.

Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.

Ale wysokoczułe kamery pokazują gatunek o innym podejściu.

Yalan bir ölümcül hastaya kalbini vermeye çalışan bir doktor tarafından söylendiği zaman affedilebilir.

Kłamstwo jest usprawiedliwione w przypadku lekarza, który chce podnieść na duchu beznadziejnie chorego pacjenta.