Translation of "Süre" in Korean

0.011 sec.

Examples of using "Süre" in a sentence and their korean translations:

Bir süre önce,

얼마 전에

Burada uzun süre kalmayacaklar

하지만 오래 있게 하지 않을 거예요.

Kısa bir süre sonra

그 후로 얼마 안 되어,

Ya da ne kadar süre.

얼마나 오래 갈지도요

Bunu uzun bir süre unutmuştum.

저는 이 기억을 오랫동안 잊고 있었습니다.

Bir süre hiçbir şey yapmadı,

잠시 그대로 있다가

Artıklar açlıklarını uzun süre bastırmayacaktır.

‎찌꺼기로는 얼마 안 가 ‎또 허기가 찾아오겠죠

Tekelde o kadar uzun süre tutunur.

회사들은 독점권을 더 오래 유지할수 있습니다.

Ancak bir süre sonra ilaçlar tükendi

그런데 정부 약국에 약이 떨어졌고

Bu kurdu uzun süre uzak tutamayız.

늑대와 오래 대치할 순 없습니다

Yirmi yıldan uzun bir süre sonra,

20년보다 더 많은 시간이 지난

Kısa süre önce üniversiteden mezun olmuştum

저는 대학교를 갓 졸업한 상태였고,

Bunun nedenini anladıktan kısa süre sonra

제가 그 이유를 알게 된지 얼마 되지 않아

Bunun üstüne, uzun bir süre gülümsedim.

그 일로 인해 저는 오랫동안 미소를 지었습니다.

Ben ve takımım bir süre önce

그리고 최근 저의 연구 팀과 제가 밝혀낸 것은

40 yıl veya daha uzun bir süre.

40년 또는 그보다 오래도록요.

Bu kurdu çok uzun süre uzak tutamayız.

늑대와 오래 대치할 순 없습니다

Millenium Challenge Corporation kısa süre önce bize

밀레니엄 챌린지 협회는 최근 부패 관리 지표에 대해

MW: Yatakta çok uzun süre uyanık kalıyorsanız

맷: 만약 침대에 누운 상태로 오랫동안 잠에 들지 못하면

Bir süre sonra aklıma bir şey geldi.

좀 지난 후에 또 비슷한 일을 경험하게 되었습니다.

Kısa bir süre sonra suyun dibini boylamıştım.

전 곧 물속에 잠겼고

Mümkün olduğu kadar uzun süre konuşmamız lazım,

최대한 열린 마음으로

Ve uzun süre ayakta kalacak bir binadır.

아주 오랫동안 남을 건물입니다.

-- Nijerya iç savaşından kısa bir süre sonraydı --

비아프라전쟁 직후로

Nefesini daha uzun süre tutabilir hâle geliyorsun.

‎숨을 더 오래 참을 수도 있습니다

Planlandığı gibi, üç aylık bir süre zarfında...

작업하는데 석 달이 걸렸습니다.

öğrencilerin zor kısımlarla uzun süre vakit geçirmesi gerekiyor.

모든 걸 연결하여 수학의 매력을 느끼게 될 겁니다.

Zevk almaya yetecek kadar uzun süre çalışmış olduğumdan.

그만큼 수학을 오래 공부했기 때문이라는 것을요.

Ve maluliyet maaşları kısa süre içinde gelmeyi bıraktı.

환자로서 받았던 수당도 더는 나오지 않게 되었습니다.

Ama bir süre sonra, farklı orman türleri görüyorsunuz.

‎그러다 얼마 후에 ‎다양한 해조 숲을 발견했어요

Bir süre sonra, normal hayatına devam etmeye başladı.

‎얼마 후에 문어가 ‎평소처럼 생활을 이어 가자

Bu adam bunu uzun bir süre önce kanıtladı.

이 사람은 아주 오래전에 수학적으로 이를 증명하였습니다.

1 yıldan kısa bir süre içinde 5 dergi kapağı.

1년간 5개 잡지 커버모델

Burada ne kadar uzun süre kalırsam o kadar üşür

오래 빠져 있을수록 체온은 떨어지고

Acı çekmenin büyük gücü hayata bir süre ara vermektir.

고통의 강력한 힘은 삶에 대한 개입이라는 점입니다.

Fakat eğer orada uzun bir süre kalacaksanız, keşfe çıkın.

하지만 오래 있을 거라면 탐색하세요.

Ama kısa süre sonra durumu değiştiren haberler geldi kafasına.

하지만 곧 상황을 바꾸는 소식이 도착했다.

Annem beni bir süre Nijerya'da yaşamam için anneannemin yanına gönderdi.

잠시동안 어머니는 저를 할머니가 계신 나이지리아에 살도록 보냈습니다.

Bu bir süre daha yanmaya devam edecektir. Pekâlâ, içeri girelim.

한동안 계속 타오를 거예요 자, 이제 들어가 보죠

Hava şimdiden ısınıyor ve burada çok uzun süre hayatta kalamayız.

벌써 더워집니다 이 더위 아래에서는 그리 오래 버틸 수 없습니다

Hava şimdiden ısınıyor ve burada çok uzun süre hayatta kalamayız.

벌써 더워집니다 이 더위 아래에서는 그리 오래 버틸 수 없습니다

Arazi en az 5-10 yıl süre ile imara açılmıyor.

그 땅은 5-10년 동안 재개발될 수 없었습니다.

Bu süre zarfında... ...hayvanlar âlemindeki en karmaşık görme yetisini geliştirdi.

‎그때부터 지금까지 ‎동물 왕국에서 가장 복합적인 ‎시력을 진화시켜 왔습니다

Bu yavrular, yedi haftadan biraz uzun bir süre sonra uçabilecek.

‎7주만 지나면 모든 새끼가 ‎날 수 있게 될 겁니다

Rudy uzun bir süre sustu ve o hastalığın 15 yıl önce

루디는 잠시 동안 말이 없다가,

İlaçlar bu orman sıcağında uzun süre dayanmaz. Yani, vakit çok önemli.

이 정글의 더위에서 약품은 오래가지 않습니다 따라서 시간이 중요하죠

Tamam, bu kötü bir fikirdi. Pamuk çok uzun süre iyi yanmıyor.

좋은 생각이 아니었어요 면은 별로 오래 타지 않거든요

Bu çok uzun süre işe yaramayacaktır ama biraz olsun yardımcı olacaktır.

아주 오래가진 않겠지만 조금은 도움이 되겠죠

Bakın ne diyeceğim, uzun süre yerin altında kalma konusunda pek iyi değilim.

있죠, 저는 지하에 오래 못 있는 사람이에요

Ancak bir süre sonra fark ettim ki bu durumdan herkes hoşnut değildi

하지만 모든 사람들이 제 당선을 반기진 않았죠.

Içinde bir sürü reçine yağı var. Ve bir süre daha yanmaya devam edecektir.

송진 기름이 아주 많이 들었습니다 한동안 계속 타오를 거예요

Ve burada çok uzun süre hayatta kalamayız. Acele edip birkaç böcek daha yakalamalıyız.

이 더위 아래에서는 그리 오래 버틸 수 없습니다 서둘러서 더 많은 생물을 잡아야 합니다

Bu süre zarfında ABD, aynı zamanda yurtdışındaki ticari ve askeri çıkarlarını korumak için

이 기간에 해외에서 증가하는 상업적, 군사적 이익을 보호하기 위해 영향력을 사용하기 시작했습니다