Translation of "Orada" in Korean

0.011 sec.

Examples of using "Orada" in a sentence and their korean translations:

İşte orada.

저 사람입니다

Helikopter orada.

저기 헬기예요

orada bile

그 곳에서 조차

Orada arkadaşlar edindim.

저는 그곳에서 친구를 만들었습니다

Orada, aşağıda! Dana!

저 아래에 있어요! 데이나!

Bakın, kartal orada!

저기, 독수리예요!

GG: Tam orada -

그레그: 저것 보세요.

Orada tecrübelerini paylaşırlar.

경험을 함께 나누고

Ve orada yaşayan ne varsa orada kalmayı artık istemeyecektir.

동굴 안의 어떤 생물도 더는 동굴 안에 있으려 하지 않을 겁니다

Bakın, orada, aşağıda! Dana!

저 아래에 있어요! 데이나!

CEO orada bile değildi,

여기 사장은 아주 먼 곳에

orada gerçek oldu bile.

중국에서는 현실이 되었기 때문입니다.

Ama orada insanlar bana,

하지만 한국에서 저는 이런 질문들을 받았습니다.

Her zaman haklıyızdır orada

올바르게 행동하는 데 집착하죠.

Orada tek başıma otururken

그리고 저는 락커룸에 혼자 앉아

Ama park hâlâ orada

하지만 공원은 여전히 거기 있고

Orada Lenin Meydanı yok.

그곳에 레닌광장은 없습니다.

Tabii ki orada vardır.

당연히 있겠지요.

Orada camın diğer tarafında otururken

저는 아이들 맞은 편에 유리벽을 사이에 두고 앉아서,

Orada da bir şeyler oldu.

그런데 거기서도 상황이 달랐습니다.

Onu görebiliyorum, orada kollarını sallıyor.

베어가 보인다 앞에서 두 팔을 흔들고 있다

Ne kadar zamandır orada bilmiyorum.

얼마나 오래됐는지 모르겠어요

Bir yere gitme, orada kal.

어디 가지 말고 가만히 있어

Yine de diş fırçası orada.

어쨌든 모두 칫솔을 사용하고 있죠.

Ve çocuklar orada oynamak zorundaydı."

거긴 애들이 노는 데잖아요."

Bugün orada 185 siyahi öğrenci,

지금은 185명의 흑인 학생과

Üstünde yüzüp orada varlığını hissediyorum.

‎그 위에 둥둥 떠서 ‎문어의 존재를 느껴요

Çok sevindiriciydi. "İşte orada." dedik.

‎암컷 문어를 ‎다시 만난 것처럼 기뻤습니다

Ve ayrıca orada, günün her saati

일 년 내내

Orada, asistanlarımızı görünmez yapmanın yanı sıra

단순히 조수를 사라지게 하는 공간이 아니라

Bakın, orada bir el arabası var.

저기 수레가 보이시죠

Ama en azından orada olduğunu biliyorum.

그래도 양이 저기 있으니까

Orada ne bulacağımıza bakalım. Pekâlâ, hadi.

뭐가 나올지 보자고요 자, 가시죠!

Orada ihtiyaç duydukları gibi sıcak kalırlar.

그 아래에 숨어 체온을 유지해야 하거든요

Gördüğünüz gibi orada bir meydan var.

광장이 있습니다. 광장을 보세요.

İşte orada! Yorgun olan yalnızca ben değilim.

저기 있네요 저만 지친 게 아니에요

Bu anne, baba ve evlatların orada olmasının

누군가의 어머니, 아버지, 아들, 딸들이

Başardı. Ama orada çok oyalanmasa iyi eder.

‎성공입니다 ‎하지만 떠나는 게 좋습니다

Bu yüzden yıkıldım ve orada onunla oturdum

그리고 아버지와 함께 그 곳에 함께 앉았습니다

Yani çocukların orada oynadıklarını hiç fark etmemiştim."

거기서 애들이 논다는 걸 알 지 못 했어요."

Bu arada, kamplar hala orada ve genişliyorlar.

지금도 수용소는 여전히 그곳에 있고 계속 늘어나고 있습니다

Orada Güney Louisiana topluluklarının diğer üyeleriyle birlikte duruyordum;

루이지애나 남부 지역 공동체의 다른 사람들과 함께 있었죠.

Aşağıya kadar uzun bir mesafe var. İşte orada.

갈 길이 머네요 저기 있어요

Bakın, orada bir ışık demeti de var, bakın!

그리고 또 저쪽에는 빛이 새어 들어와요, 보세요!

Tam olarak sıcak sayılmaz ama orada donmaktan iyidir.

따뜻하다고는 못 하지만 저기서 벌벌 떠는 것보다는 낫죠

Ve orada yaptığın her şey için teşekkür ederim.

이게 모두 네가 트위치를 만든 덕분이야.

Bunlar, bizim orada yaptıklarımızın başarısız olmasından, onları mutlu

이것은 저희 행사가 즐거움을 가져다주지 못해서가 아니었습니다.

Ya da neden bir dahaki döngüye kadar orada kalmıyor?

왜 다음 생리기간까지 피가 그냥 머물러있지 않는 걸까요?

Büyük avcıların daha önce orada bulunduğuna dair işaretler var.

뭐, 커다란 육식동물이 있었던 게 확실하지만

Orada büyük bir avcının bulunduğuna dair kesin izler var.

뭐, 커다란 육식동물이 있었던 게 확실하지만

İneceğimiz vadi orada! Vay canına, bir hava akımına kapıldık!

저 계곡으로 가야 해요 방금 상승 기류를 탔습니다

Tabii bu uzman cerraha bağlı, ama kendi orada değil.

이것은 주치의에게 달려있지만, 주치의는 아직 수술실에 없습니다.

Fakat eğer orada uzun bir süre kalacaksanız, keşfe çıkın.

하지만 오래 있을 거라면 탐색하세요.

Ama orada onlara tek korkmaları gereken şeyin aslında kendinden

그리고 누군가가 그들에게

Ve orada giderek artan biçimde, hisse kârları ve net gelirler

점점 더 많은 이익배당과 순수익이

Aşağıda su varsa bu orada hayvanların da olacağı anlamına gelir.

저 아래 물이 있다는 건 아마 동물들이 있으리란 뜻이기도 하겠죠

Ve orada 5 ila 17 yaşındaki kızlar için gönüllü oldum

그곳에서 5세부터 17세 사이의 여자아이들에게

Ve ne zamandır orada olduğunu bilmediğim bir halatla tırmanmak zorunda kalmayacağım.

그럼 얼마나 오래됐는지 모를 밧줄에 의지하지 않아도 되죠

Orada çok yetenekli ve özverili bilim insanlarından oluşan bir ekip buldum

그곳에서 매우 실력있고 헌신적인 과학자들을 만났습니다.

Ne kadar dayanıklı olduğundan yüzde 100 emin değilim. Ne süredir orada olduğundan da.

100% 확신이 없습니다 밧줄이 얼마나 튼튼할지 얼마나 오래됐는지도요