Translation of "Onların" in Korean

0.006 sec.

Examples of using "Onların" in a sentence and their korean translations:

Onların kelimeleriyle:

그들의 언어로 들어보죠:

Onların torunları, esaretin nesilleri

그들의 후예들인 노예 해방 세대들은

Onların beyaz, Evanjelist Hristiyan,

백인이며, 복음주의 기독교 신자이자

Bizim geleceğimiz onların elinde.

우리의 미래가 그들의 손에 달려 있습니다.

Onların adı mimari standartlar.

이걸 건설 표준이라고 부릅니다.

Onların kısıtlı olanakları vardı.

그들에게 주어진 기회는 한정적이었지만

Onların sorunu olduğunu düşünüyoruz,

우리는 그것이 그들의 문제라고 생각합니다.

Gürlemeler onların gizli kodu.

‎울리는 소리는 코끼리들의 암호죠

Onların geçmişleri nasıl değişirdi?

은하계의 역사는 어떻게 달라졌을까요?

Onların kendilerine ait yükleri vardır.

그들도 본인들 나름의 부채감이 있으니까요.

Çünkü onların maaşlarını, vergilerimizle ödüyoruz.

결국 세금으로 그들의 임금이 지급되니까

Onların yapacakları muazzam buluşları düşünün:

그들이 새롭게 이룰 놀라운 발전을 상상해보십시오.

Onların çağrısı bizim çağrımız olmalı.

그러니 그들의 요구가 꼭 이루어져야 합니다.

Onların uzay aracı olduğunu çıkaramıyoruz.

그게 우주비행선이라고 쉽게 추론하기는 어렵습니다.

Onların okula gitme fırsatları olmadı,

학교를 갈 기회도 없었고

Bu onların değil, bizim suçumuz.

이것은 그들의 잘못이 아닙니다. 우리의 잘못이죠.

Onların hızına ayak uyduramayacağımı da anladım.

저는 그들만큼 속도를 내거나 달릴 수 없었습니다.

Teknolojinin başaramadığı şeyi onların illüzyonları başarıyor.

마술은 기술의 한계를 극복합니다.

ülkemizi dönüştürmenin cevaplarının onların ellerinde olduğuna

그들에게 우리 나라를 변화시킬 수 있는 해답이 있는 것을

Bu onların sadece örnek alabileceği değil,

이런 유산은 대대로 모범이 될 뿐 아니라,

Çünkü onların ana nehirlerinden 10 tanesi

왜냐하면 그곳의 10개 주요 강들이

Atariler ve onların ardından internetin yükselmesiyle

하지만 아케이드 게임이 증가하고 그 다음 인터넷 게임과

Onların ihtiyaçlarını karşılamak büyük bir zorluk.

그들의 요구를 충족시키는 것은 큰 도전이지만

Ama onların ihtiyacı güler yüzlü birini,

하지만 옆에서 이야기 나눌

Ama, onların aileleri nasıl diye hiç düşünmüyordum.

하지만 그 사람에게 어떤 가족이 있는지 따위 조금도 생각하지 않았습니다

Sanki onların hayatın diğer tarafına gittiğini hissettim.

그 사람들이 마치 인생의 건너편으로 피하는 것 처럼 느껴졌습니다.

Onların bugün bir yaşam sanşına ihtiyacı var.

지금 생명선이 필요합니다.

Onların sesini duymak için harika bir yol.

그들이 목소리를 높일 수 있는 엄청난 방법이었어요.

Hubble onların etrafında dönüyor, böylece yerini saptayabiliyor.

허블이 그주위를 돌면서 자체적으로 회전하는 방식입니다.

Işsizlik sigortası, idare edebilmeleri için onların yanındadır,

그 상황을 극복할 수 있도록 도와주는 실업보험이 있습니다.

Bu sadece onların kendi sağlıkları için değil,

단지 그 사람들의 건강 때문 만은 아닙니다.

Bütün bu küçük oklar, onların simülasyon yapma şekli,

표에 있는 작은 화살들을 보시면 시뮬레이션을 하는 것인데요,

Eğer onların neye önem ve değer verdiğini anlamazsanız

그들이 좋아하고 가치를 두는 것을 이해하지 못한다면,

Bu yüzden onların tavsiyelerine sırtımı dönmeye karar verdim

그래서 저는 제가 들었던 조언을 듣지 않고

Bu onların atık ürünü olan diğer kayaları oluşturur.

폐기물인 또 다른 암석을 만들어내기까지 합니다.

Bu onların arzularını frenledi ve öz-kontrola zorladı

충동을 억제하고 자제력을 높여

Ve 1,3 milyon yeni iş onların sayesinde var.

130만 개의 새 일자리를 창출했습니다.

Onların yanında olmamıza engel olan hiçbir şey yok.

서로를 위해 있어 주는 데는 그리 큰 노력이 들지 않아요.

Onların kanı, bir çoğumuzda gezdiği gibi bende de geziyor.

그들의 피가, 제 안에 흐르듯이 우리 안에 흐르고 있어요.

Biliyorum ki bu onların bakış açısını ve yaklaşımını değiştirecektir.

그들의 관점에 도전하고, 그들의 태도를 변화시킨다는 걸 알기 때문입니다.

Eğer var ise kim tarafından sağlanıyor ve onların ehliyeti nedir?

그렇다면, 누가 한 이야기인가? 그들의 자격은 충분한가?

Biz, onların konuşmalarının, aranızda heyecan verici sohbetleri ateşlemesini ümit ediyoruz.

TEDx의 강연이 여러분의 대화에 활기를 불어넣길 바랍니다

Onların ön cephesi süvari duvarıydı, yaklaşık İmparatorluğun her tarafından 10.000 atlı - Medes

그들의 최전선은 기병의 벽이었습니다. 제국 전역에서 온 기병 10,000 명 – Medes

Onların hayatını da. Bu çetin kış gecelerinden sağ çıkmanın tek yolu sıkı sıkıya sarılmak.

‎다른 원숭이들도 마찬가지죠 ‎이 혹독한 겨울밤을 이겨낼 ‎유일한 방법은 ‎다 함께 뭉치는 겁니다