Translation of "Hedef" in Korean

Farklı bir hedef peşindeler.

‎다른 사냥감을 노리는 겁니다

Deneyimsiz fok yavruları kolay hedef.

‎미숙한 새끼 물개는 ‎손쉬운 사냥감입니다

Hani şu hedef kitle düzeneğinde

내가 산 것과 비슷한 물건을 더 많이 보여주는

Onu yöneten karmaşık mekanizmaları hedef alarak,

전이를 막는 약물 칵테일을 고안했습니다.

Yarasalar, burunlarının etrafındaki ısı algılayıcılarla hedef belirler.

‎박쥐는 코의 열 감지기를 이용해 ‎목표를 선택합니다

Etkili bir şekilde hedef alacak kombine tedaviler geliştiriyoruz.

이는 종양 확대와 전이를 효과적으로 막을 것입니다.

Hedef sadece iş arayan insanları işe almak değil,

목표는 그저 직장이 필요한 사람들을 고용하는 것이 아니라

Peki düşmana neden böyle açık bir hedef sunulmalıydı ki?

하지만 왜 그렇게 적에게 쉬운 목표가 되도록 나타나야 했을까?

Diğer taraftan, bizim bulduğumuz ilaç kokteyli metastazı hedef alırken

저희는 다른 한편으로 종양 확대를 막으려고 함으로서가 아니라

Bu karşılaşmada, saldıran gergedan pirinç tarlasından geçen Hintli bir köylüyü hedef alıyor.

돌진하는 코뿔소가 마을 주민을 향해 논을 가로질러 달립니다