Translation of "Başlar" in Korean

Ve başlar.

시작합니다.

İyileşme asıl burada başlar.

오히려 치료가 시작되는 지점이지요.

Gerçeklerden üstün gelmeye başlar.

사실을 기각하기 시작합니다.

Bu nehirlerin suları çekilmeye başlar,

강의 물줄기가 약해지기 시작하면

Beynimiz haklı sebepler üretmeye başlar.

우리의 뇌가 타당한 이유를 생각해내야 합니다.

Bu duygu bir kutucuğu onaylamakla başlar.

이것은 우리가 네모칸 안에 체크를 하는 순간 시작됩니다.

Yeniden eğitim merkezlerini belgelemeye başlar başlamaz,

재교육 수용소에 대한 리포트를 쓰자

Sonrasında plastikler besin zincirinde ilerlemeye başlar.

그리고 나면 플라스틱은 먹이사슬 위로 올라가기 시작합니다

Mahkemeye katılanlarla hakimin konuşma şekli ile başlar.

판사가 재판 당사자에게 어떻게 말하느냐에서 시작합니다.

Peki bu adil yargılanma algısı ne ile başlar ?

그럼 사람들이 느끼는 공정성은 어디서 시작할까요?

Yalnızca basit bir şaka yaparak beynimiz bağlantı kurmaya başlar

간단한 농담으로, 두뇌는 연결고리를 만들기 시작해요.

Güneşin güçlenmesiyle... ...yeni yaşamlar başlar ve zorluklar yavaş yavaş unutulur.

‎강렬해지는 햇살과 함께 ‎새로운 삶이 시작되고 ‎시련은 서서히 ‎기억에서 사라집니다

Sorun şu ki daha az oksijen almaya başladığıızda, zihniniz sizinle oyunlar oynamaya başlar.

문제는 산소가 모자라기 시작하면 정신이 이상해진다는 겁니다