Translation of "Sevimli" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Sevimli" in a sentence and their japanese translations:

Çok sevimli.

かわいいなー。

Bu sevimli.

これ、可愛いな。

Kedi çok sevimli.

その猫はとてもかわいい。

O gerçekten sevimli.

- 彼女は本当に愛敬がある。
- 彼女は本当にかわいい。

Sevimli gözlerin var.

君の目元はかわいいね。

Bu gerçekten sevimli.

- これとても可愛いね。
- これ、めっちゃ可愛いじゃん。

Ne kadar sevimli!

- なんて可愛いんでしょう。
- かわいい!

Benim köpeğim sevimli.

私の犬はかわいいです。

Benim kedim sevimli!

私の猫はかわいいですよ!

Sevimli bir insan ne giyerlerse giysinler sevimli görünecektir.

かわいい人は何を着てもかわいい。

Sen sevimli bir çocuksun.

君はなんてかわいい。

Tommy sevimli bir adam.

トミーっていい人ですね。

O, sevimli bir kişidir.

- 彼は愛すべき男だ。
- 彼は憎めない人だ。

Güldüğünde sevimli gamzelere sahiptir.

彼女は笑うと愛らしくえくぼができる。

Bu biraz sevimli görünüyor.

すごく面白そうですね。

Robin uyurken çok sevimli görünüyor.

ロビンは眠っているときはかわいい。

Beşikte uyuyan sevimli bebeğe bak.

ゆりかごで眠っているかわいい赤ちゃんをご覧なさい。

Şüphesiz sevimli, ama güzel değil.

なるほど彼女はかわいいが美人とはいえない。

Sevimli ve güvenilir bir kişidir.

彼女は魅力的で頼りになる人です。

Kısa saçı ile sevimli görünüyor.

彼女は髪を短くしてかわいく見える。

Onların her ikisi de sevimli

彼らはどちらもとてもかわいいです。

Sevimli olan bir kızı var.

彼には、かわいらしい娘がいる。

Sevimli olan her şeyi severim.

かわいいものは何でも好きだ。

O fırında çalışan kız sevimli.

あのパン屋で働いている女の子は可愛い。

Mary çok sevimli, değil mi?

メアリーってとっても可愛いよね。

Bu yavru penguen çok sevimli.

この赤ちゃんペンギンとっても可愛い!

Mary'nin sevimli olduğunu düşünüyor musun?

メアリーってかわいいと思う?

Yukimasa çok sevimli değil mi?

幸正って、すごく可愛いんじゃない。

Birçok kızlar sevimli olduklarını düşünürler.

ほとんどの女の子は自分ではかわいいと思っている。

Sevimli ve ileri gidiyor, hepsi bu.

そう書いてあり 前にだけ進む 可愛いロボットです

Annem bana sevimli bir etek yaptı.

母は私にかわいらしいスカートを作ってくれました。

O sevimli bebek onların aşkının meyvesidir.

あのかわいい赤ちゃんは彼らの愛の結晶です。

Sınıfında herhangi sevimli kızlar var mı?

クラスにかわいい子いる?

Lütfen beni sevimli bir kızla tanıştır.

かわいい子紹介してくれよ。

- Senin çocukların sevimli.
- Senin çocukların sevimliler.

君の子どもはかわいいね。

Noriko gerçekten sevimli bir kişi, değil mi?

紀子さんて、ほんとにいい人ね。

Ne sevimli bir bebek! Onu tutabilir miyim?

まぁかわいい赤ちゃん私にも抱かせてくれますか。

İki oğlan sevimli bir kediyle yalnız yaşıyorlardı.

その少年たちはかわいい猫と一緒に2人きりで暮らしていた。

Onun çok sevimli olan bir kızı var.

彼には、とてもかわいらしい娘がいる。

Bu, şimdiye kadar gördüğüm en sevimli enik.

私は今までにこれほどかわいい小犬を見たことはなかった。

Jacob sevimli afacan tarafından ısırılmış gibi gözüküyor.

ジャコブは恋してるようだな。

Onu sevimli, parlak, küçük bir çocuk olarak hatırlıyorum.

彼が利口なかわいい少年だったのを覚えています。

Bebek arabasında uyuyan bebek, bir melek kadar sevimli.

乳母車で眠っている赤ちゃんは天使のようにかわいい。

O sevimli ve daha da önemlisi, sınıfı var.

可愛い。そして何より品がいい。

- Sevimli değil mi?
- Şirin değil mi?
- Cici değil mi?

これ、かわいくない?

Sam, yaptığı tüm hatalarına rağmen hâlâ çok sevimli bir kişidir.

彼の欠点にもかかわらずサムはとても好ましい人物だ。

- Onun çok sevimli olduğunu biliyorum.
- Onun çok tatlı olduğunu biliyorum.

私は彼女がかわいいのを知っています。

Kimin daha sevimli olduğunu düşünüyorsun, Mary mi yoksa Alice mi?

メアリーとアリスどっちがかわいいと思う?

Bir çocuk ne kadar aptalca görünürse ailesine o kadar sevimli görünür.

馬鹿な子ほど可愛い。

- Bob sevimli bir kişidir.
- Bob kibar bir kişidir.
- Bob nazik bir insandır.

ボブはいい人です。

- O güzel köpeğin ona ait olmasını diledi.
- O, sevimli köpeğin kendine ait olmasını diledi.

- 彼女はその犬が自分のものだったらいいのにと思った。
- 彼女はそのかわいい犬が自分のものだったらいいのにと思った。

- Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
- Erkek kardeşim bana şirin bir bebek verdi.

- 兄は私にかわいらしい人形をくれました。
- お兄ちゃんがかわいい人形をくれた。