Translation of "Oyunun" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Oyunun" in a sentence and their japanese translations:

- Oyunun reklamı yapılıyor. -

Crusader Kings Ⅲ

Oyunun kurallarına uymalıyız.

- 私たちは試合の規則を守らねばならない。
- 我々は試合の規則を守らねばならない。

- Oyunun kurallarını ona anlattım.
- Oyunun kurallarını onlara açıkladım.

私は彼らにゲームのルールを説明した。

Oyunun sonuna kadar kalalım.

- 試合の終わりまでいましょう。
- 試合が終わるまでいようよ。

Oyunun başlaması için sabırsızdım.

試合が始まるのが待ちきれなかった。

Aktör oyunun büyük bölümünde sahnedeydi.

その男優は劇の間中ほとんど舞台上にいた。

Oyunun final skoru üçe birdi.

その試合の最終得点は3対1だった。

Eleştirmenler oyunun çok azını düşündüler.

批評家たちはその劇をあまり高く評価しなかった。

Neredeyse oyunun yorumlarının hepsi olumluydu.

劇の批評はおしなべて好評だった。

Oyunun sonucu onun performansına bağlı.

試合の結果は彼の働きにかかっている。

Bu oyunun üç perdesi vardır.

この劇は三幕からなる。

Bu oyunun ismi "Othello"dur.

この劇の題は「オセロ」です。

Oyunun ikinci yarısı çok heyecan vericiydi.

その試合の後半はとてもおもしろかった。

Bu oyunun nasıl oynanacağını biliyor musun?

- このゲームの仕方知ってるの?
- このゲームのやり方わかる?

Bu oyunun amacı ekrandaki bütün bombaları patlatmaktır.

このゲームの目的は画面にあるすべての爆弾を爆発させることです。

Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak.

大切なのは試合に勝つことではなく、参加することだ。

Cumartesi günü benimle bir oyunun canlı performansını görmek ister misin?

土曜に私と芝居の公演を見ませんか。

Eğer oyun kasetinin metal plaka terminali pis ise oyun konsoluna kaset yerleştirildiğinde oyunun başlaması zor olabilir.

ゲームカセットの金属端子が汚れていると、ゲーム機にカセットを差し込んだ時、ゲームが起動しにくくなります。

Polo gibi at sırtında oynanılan bir oyunun aksine futbol aslında ayakla oynanılan bir top oyunu demekti.

元来フットボールとは、ポロのように馬に乗って行われる競技とは違って、足で、ボールを使って行われる競技のことでした。