Translation of "Mektup" in Japanese

0.027 sec.

Examples of using "Mektup" in a sentence and their japanese translations:

- Bir mektup yazıyorum.
- Ben bir mektup yazıyorum.
- Mektup yazıyorum.

私は手紙を書いています。

Mektup yazın.

手紙を書くこと

- O bir mektup yazdı.
- Bir mektup yazdı.

- 彼は手紙を書いてしまった。
- 彼は手紙を書いた。

Mektup yarın postalanacak.

その手紙は明日郵送されるだろう。

Mektup onu üzdü.

その手紙は彼女を悲しくさせた。

Mektup benim için.

その手紙は私当てに来た。

Mektup kime yazıldı?

その手紙はだれあてに書かれたものですか。

Mektup ne hakkındadır?

その手紙には何と書いてあるの。

Bir mektup yazdım.

私は手紙を書いた。

Sekreterine mektup yazdırdı.

彼は秘書に手紙タイプさせた。

Mektup yarın gelecek.

手紙は明日着くでしょう。

Teyzeme mektup gönderdim.

私は叔母あてに手紙を出しました。

Bir mektup okuyorum.

手紙を読んでるんだ。

Bir mektup yazacağım.

私は手紙を書くつもりです。

Bir mektup yazmıyorum.

私は手紙を書いているところではない。

Bir mektup yazıyorum.

私は今手紙を書いているところです。

Bu mektup kimden?

これは誰からの手紙ですか?

Bir mektup yazacaksın.

あなたは手紙を書くつもりです。

Bu mektup nedir?

これはなんの文字ですか。

Üç mektup yazdım.

既に手紙を三通書きました。

Bu mektup imzasız.

この手紙には署名がない。

Ben mektup yazmam.

手紙は書かないよ。

- Bu mektup yaşlı bayanadır.
- Bu mektup yaşlı kadına.
- Bu mektup yaşlı kadın için.

この手紙はその老婆宛です。

Bir mektup yazıyor musunuz?

- 君は手紙を書いていますか。
- あなたは手紙を書いていますか。
- 手紙を書いてるんですか?

Mektup yazmayı henüz bitirdim.

ちょうど手紙を書き終えたところです。

Mektup Bill tarafından yazıldı.

その手紙はビルが書きました。

Mektup kâğıt sepetine bırakılmıştı.

その手紙はくずかご行きになった。

Mektup doğru olarak adreslenmiş.

その手紙の宛名は正しかった。

Bana bir mektup gönderdi.

彼女は私に手紙をくれた。

Bir mektup yazıyorlar mı?

彼らは手紙を書いているのですか。

Mektup arkadaşın olmak istiyorum.

あなたのペンパルになりたいのです。

Benim mektup Susie'yi kızdırdı.

私の手紙はスージーを怒らせてしまった。

Mektup yazmak zorunda mıyım?

私は手紙を書かなければなりませんか。

Ben bir mektup yazıyorum.

- 私は手紙を書いているところです。
- 私は今手紙を書いているところです。

O bir mektup yazmaktaydı.

彼は手紙を書き続けていた。

O bir mektup yazıyor.

彼は手紙を書く。

Yarın bir mektup yazacağım.

私は明日手紙を書くつもりです。

Ondan bir mektup bekliyorum.

彼女からの手紙を待っている。

Bu mektup imzalı değil.

この手紙には署名がない。

Lütfen mektup yazmayı unutma.

手紙を書くのを決して忘れないようにしなさい。

Kim bir mektup yazdı?

誰が手紙を書いたの。

Bir mektup yazmayı bitirdim.

私は手紙を書き終えた。

İngilizce olarak mektup yazabilir.

彼女は英語で手紙を書くことができます。

Şimdi bir mektup yazıyorum.

私は今手紙を書いています。

O hâlâ mektup yazmadı.

彼はまだ手紙を書いていない。

Bu eski bir mektup.

これは古い手紙だ。

İngilizce bir mektup yazdım.

私は英語で手紙を書きました。

Mary'ye bir mektup yazacağım.

メアリーに手紙を書くよ。

Anneme bir mektup göndereceğim.

母に手紙を出します。

Ondan bir mektup bekliyordum.

私は彼女から手紙が来るかと待っていた。

Sadece bir mektup yazacaktım.

- 私は丁度手紙を書こうとした。
- 手紙を書くつもりだっただけだよ。
- 手紙を書こうとしただけだよ。

Dün bir mektup yazdım.

昨日手紙を書いたんだ。

Mektup vasıtasıyla gerçeği öğrendim.

私はその手紙で真実を知った。

Amcam asla mektup yazmaz.

私の叔父は決して手紙を書かない。

Mektup şimdi yanımda değil.

今私はその手紙を身につけていません。

Bana bir mektup yazdı.

彼は私に手紙を書いた。

Jim'e bir mektup yazdım.

私はジムに手紙を書いた。

Tom'dan bir mektup aldım.

トムから手紙を受け取った。

Ben bir mektup yazıyordum.

手紙を書いていた。

Bana dört mektup yazdı.

彼は私に手紙を4通書いた。

O bir mektup yazmaktadır.

彼は手紙を書き続ける。

Ondan bir mektup aldım.

- 彼女から手紙を受け取った。
- 彼女から手紙をもらったんだ。

Bu mektup hemen gönderilmeli.

この手紙はすぐに出さないといけない。

O bir mektup yazdı.

彼は手紙を書いてしまった。

Anneme bir mektup yazdım.

私は、母に手紙を書いた。

Bir arkadaşımdan mektup aldım.

私は友達から手紙を貰った。

Beklediğim mektup sonunda geldi.

私がずっと待っていた手紙がやっと着いた。

Tom bir mektup yazıyor.

トムは手紙を書いている。

- O şimdi bir mektup yazıyor.
- O, şimdi bir mektup yazıyor.

彼女は今手紙を書いているところです。

- Bu mektup sen yokken geldi.
- Bu mektup sen dışardayken geldi.

あなたが外出している間にこの手紙が着きました。

- O, bana uzun bir mektup yazdı.
- Bana uzun bir mektup yazdı.

彼女は私に長い手紙をくれた。

Aşıklar sayısız mektup alışverişinde bulundular.

恋人たちはたくさんの手紙を交わした。

Ona uzun bir mektup yazdım.

私は彼女に長い手紙を書いた。

Steve Jane'den bir mektup aldı.

スティーヴはジェーンから手紙をもらった。

Ona bir mektup yazmadın mı?

- 君は彼に手紙を書かなかったのですか。
- 彼に手紙を書かなかったの?

Adresini bilseydim, ona mektup yazardım.

- 彼の住所を知っていたなら、彼に手紙を出していただろうに。
- もし私が彼の住所を知っていたならば、手紙を書いたのだが。

Lütfen artık bana mektup yazmayın.

もう私に手紙を書かないでくれ。

Sadece ona bir mektup yazdım.

ちょうど彼に手紙を書いてしまったところだ。

Mektup, kraliçe'nin kendi eliyle yazılmış.

その手紙は女王自身の筆跡で書かれていた。

Mektup bana gençlik günlerimi hatırlattı.

その手紙は私に若いころを思い出させる。

Mektup 1 Nisan, 1987 tarihli.

その手紙の日付は1987年4月1日となっている。

Annem şimdi bir mektup yazıyor.

母は今手紙を書いています。

Kocasını bir mektup ile görevlendirdi.

彼女は夫に手紙を預けた。

O şimdi bir mektup yazıyor.

彼女は今手紙を書いているところです。

O, mektup yazma işinde zorlandı.

彼女は一生懸命手紙を書いた。

Onun annesi bir mektup yazıyor.

彼女のお母さんは手紙を書いています。

Onun birkaç mektup arkadaşı var.

彼女には数人のペンフレンドがいる。

O bir mektup yazmış olacak.

彼は手紙を書いてしまっているだろう。

O, bir mektup yazıyor olacak.

彼は手紙を書いているでしょう。

Amcasına hitaben bir mektup gönderdi.

- 彼はおじあてに手紙を出した。
- 彼は彼のおじさんに手紙を出した。

Ondan bir mektup aldın mı?

彼から手紙がきましたか。