Translation of "Kardeşinden" in Japanese

0.035 sec.

Examples of using "Kardeşinden" in a sentence and their japanese translations:

- Onu kardeşinden ayıramıyorum.
- Onu kardeşinden ayırt edemem.

彼と彼の兄とは見分けがつかない。

- Erkek kardeşinden daha hızlı koştu.
- Kardeşinden daha hızlı koştu.

彼は兄よりも速く走った。

Bill kardeşinden tamamen farklıdır.

ビルは彼の兄にはまったく似ていない。

Onu erkek kardeşinden ayıramıyorum.

彼には私と彼のお兄さんの区別がつきません。

Tom'u erkek kardeşinden ayıramam.

私にはトムとトムの弟との区別がつかない。

Bill'e asla erkek kardeşinden bahsedemem.

- ビルと彼の弟と全然区別がつかない。
- ビルと彼の兄さんの区別が全然できない。
- ビルとお兄さんの区別がつかない。

Onu kız kardeşinden uzaklaştıran ne?

どうしたわけで彼は姉妹との仲がまずくなったのか。

O kız kardeşinden çikolatasını kaptı.

彼は妹の手からチョコレートをひったくった。

O, erkek kardeşinden daha uzundur.

彼のほうが兄より背が高い。

Onun kız kardeşinden John sorumluydu.

ジョンが妹に代わって答えた。

Onu erkek kardeşinden ayırmak kolaydır.

彼と彼の兄を見分けるのは簡単だ。

Seni erkek kardeşinden ayırt etmek zor.

君と君の弟を見分けるのは難しい。

O her bakımdan kız kardeşinden farklıdır.

彼女は姉とは1から10まで違う。

O, erkek kardeşinden daha az sabırlı.

彼は兄さんほど我慢強くない。

Onu kız kardeşinden ayırt edebiliyor musun?

彼女と彼女の姉を見分けられますか。

O, kız kardeşinden soğuk algınlığı kaptı.

彼は妹から風邪をうつされた。

Ben senin erkek kardeşinden daha yaşlıyım.

私はあなたのお兄さんより年上です。

Çocuk, oyuncağı küçük kız kardeşinden aldı.

少年は妹のおもちゃを取ってしまった。

O kız kardeşinden daha az güzel.

彼女は姉ほど美しくはない。

Tom'u ikiz kardeşinden ayırt edebilir misin?

あなたはトムと彼のふたごの兄弟とを区別できますか。

Biz onu küçük kız kardeşinden ayırt edemeyiz.

我々は彼女と彼女の妹を区別できない。

Beth kötü erkek kardeşinden dolayı karanlıktan korkuyor.

ベスは、彼女の意地悪なお兄さんのせいで暗闇をこわがっています。

O, kız kardeşinden daha az güzel değil.

- 彼女は妹に劣らず美しい。
- 彼女は姉劣らずうつくしい。
- 彼女は姉同様きれいだ。
- 彼女は姉に劣らず美しい。
- 彼女は姉とまったく同じくらい美人だ。
- 彼女は姉さんと同じように美しい。

Son zamanlarda kız kardeşinden haber aldın mı?

最近お姉さんから便りがありますか。

Jane'e onun ikiz kız kardeşinden bahseder misin?

ジェーンと彼女の双子の妹を区別できますか。

Ben Kate'i erkek kardeşinden daha aktif buldum.

ケイトがお兄さんより活発であることがわかった。

Erkek kardeşinden duyduğun o hikayeyi bana anlat.

あなたのお兄さんから聞いた話を私にして下さい。

Onun kız kardeşinden bir hediye kabul ettim.

私は彼の妹さんからプレゼントを受け取った。

Julie, İtalya'daki erkek kardeşinden bir Noel kartı aldı.

ジュリーはイタリアにいる兄からクリスマスカードを受け取った。

Onun erkek kardeşinden ev ödevlerine yardım etmesini istediler.

彼らは彼の兄さんに宿題を手伝ってくれるように頼んだ。

Bu çizgi romanı onun kız kardeşinden ödünç aldım.

この漫画は彼の姉から借りました。

Onun dört kız kardeşinden biri vefat etti fakat diğerleri hâlâ bizimle birlikteler.

彼女の4人の姉妹のうち1人は他界したが、ほかは健在だ。

O, proje üzerinde yaptığı kaybı finanse etmek için erkek kardeşinden borç aldı.

彼は、その事業での損失のやりくりをつけるため、兄弟から金を借りた。