Translation of "Karşılaştırıldığında" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Karşılaştırıldığında" in a sentence and their japanese translations:

Onunla karşılaştırıldığında şanslıyım.

彼の身に引き比べて私は幸福だ。

Babasıyla karşılaştırıldığında, basiretten yoksundur.

父親と比べると彼は深みがない。

Paris'le karşılaştırıldığında, Londra büyüktür.

ロンドンはパリに比べると大きい。

Güneşle karşılaştırıldığında dünya küçüktür.

太陽に比べると地球は小さい。

Manhattan ile karşılaştırıldığında böyle görünüyor.

これは この都市を マンハッタンと比較したものです

Japonya'daki satışlar Avrupa'dakilerle karşılaştırıldığında küçüktür.

日本での売り上げはヨーロッパに比べて少ない。

Londra Paris ile karşılaştırıldığında büyüktür.

- ロンドンはパリに比べると大きい。
- パリに比べロンドンは大きいです。

İngilizlerle karşılaştırıldığında biz çok miyobuz.

イギリス人と比べてみると、我々は近視眼的すぎる。

Yenisiyle karşılaştırıldığında benim arabam külüstür gözüküyor.

彼の新車と比べると私の車はみすぼらしい。

Bizim evle karşılaştırıldığında, seninki bir saray.

我の家に比べると、あなたのは城だ。

Tüm çabalarım seninkilerle karşılaştırıldığında hiçbir şey.

私の努力などあなたのと比べると取るに足りません。

Bizim evle karşılaştırıldığında, onunki bir saray.

我々の家と比べると、彼の家は宮殿だ。

Ayaklarınızla karşılaştırıldığında, benim ayaklarım daha küçük.

あなたの足と比べたら、私の足は小さいです。

Seninki ile karşılaştırıldığında benim arabam küçük.

君の車と比べれば、ぼくの車は小さい。

Peki uzak geçmiş, günlük yaşam ile karşılaştırıldığında

では 遠い昔の話など 日常生活には関係なさそうなのに

Kır yaşamı,şehir yaşamıyla karşılaştırıldığında çok huzurludur.

田舎での生活は、都会生活と比較してとても穏やかだ。

Amerika'dakilerle karşılaştırıldığında, Japon evlilikleri nadiren boşanmayla sonuçlanıyor.

アメリカの場合に比べれば、日本人の結婚は、離婚に終わることはまれである。

Bizim şehir Tokyo ile karşılaştırıldığında oldukça küçük.

私達の市は東京に比べるとかなり小さい。

Bir ayı bir kaplanla karşılaştırıldığında bir dost canavardır.

トラに比べれば熊は優しい動物です。

Bu bina New York taki gökdelenlerle karşılaştırıldığında küçük.

そのビルはニューヨークの摩天楼と比べると小さい。

Geçen yılla karşılaştırıldığında bahar bu yıl geç geldi.

昨年に比べて今年は春の訪れが遅かった。

Seninle karşılaştırıldığında, ben bu oyunda sadece bir acemiyim.

君と比べると僕はこのゲームではほんの初心者だ。

Eski modelle karşılaştırıldığında bunu kullanmak çok daha kolaydır.

古い機種に比べてこちらのほうがずっと扱いやすい。

Erkek kardeşi ile karşılaştırıldığında, o çok akıllı değil.

兄に比べれば、彼はそれほど聡明ではない。

Kız kardeşi ile karşılaştırıldığında o çok dakik değil.

姉さんと比べると、彼女はあまり時間を取らない。

Geçen yılla karşılaştırıldığında, bahar bu yıl erken geldi.

昨年に比べて今年は春の訪れが早かった。

Erkek kardeşi ile karşılaştırıldığında o kötü bir atlet.

お兄さんと比べて、彼は運動神経が鈍い。

Geçen yılla karşılaştırıldığında bu yılın ürünleri çok daha iyi.

去年と比較して、今年の収穫はずっといい。

Snoopy ile karşılaştırıldığında, Charlie Brown Japonya'da hiç iyi bilinmemektedir.

日本ではスヌーピーに比べてチャーリー・ブラウンの知名度はずっと低い。

New York ile karşılaştırıldığında, Tokyo çok daha güvenli bir yerdir.

ニューヨークと比べると東京はずっと安全なところだ。

- Bizim sorunlarımız onunkine kıyasla hiçbir şey.
- Onunki ile karşılaştırıldığında bizim sorunlarımız önemsiz.

私たちの問題なんて彼女のとは比べ物にならない。

Geçmişi unutun. Dünle karşılaştırıldığında, bugünü daha çok seviyorum. Bunun sebebi anın tadını çıkarmaya çalışıyorum, bu kadar.

過去はどうでもいい。昔と今だったら、俺は今の方が好きだ。だから今を楽しむ。それだけだ。