Translation of "Inanıyorum" in Japanese

0.012 sec.

Examples of using "Inanıyorum" in a sentence and their japanese translations:

- Sana inanıyorum.
- Size inanıyorum.

- 僕は君を信じる。
- 僕は君の言葉を信じる。
- 君の言うことを信じている。
- 君のいうことを信じるよ。

- Ben Tanrı'ya inanıyorum.
- Ben Allah'a inanıyorum.
- Allah'a inanıyorum.

私は神を信じます。

Ona inanıyorum.

- 彼を信じている。
- 彼のことは信じてる。
- 私は彼を信用しています。

Hıristiyanlığa inanıyorum.

私はキリスト教を信仰している。

Neredeyse size inanıyorum.

信じるとこよ。

Ben size inanıyorum.

- 僕は君の力量を信じている。
- 私は君を信じている。
- 君を信頼してるよ。
- 君を信じているからね。

Erken kalkmaya inanıyorum.

- 早起きをよいと思っている。
- 私は早起きはよいとおもう。

Onu yaptırabileceğimize inanıyorum.

私は我らがそれを完了できるだと思います。

İşini sevdiğine inanıyorum.

あなたは仕事が気に入っていると思います。

Ruhun ölümsüzlüğüne inanıyorum.

私は霊魂の不滅を信じる。

Ben Ken'e inanıyorum.

わたしは、ケンを信頼している。

Ben dostluğa inanıyorum.

私は友情は価値のあるものだと思います。

Onların söylediğine inanıyorum.

私は彼らの言ったことを信じる。

Bu hikâyeye inanıyorum.

私はその話を信じる。

Apandisitin olduğuna inanıyorum.

盲腸のようですね。

Senin başaracağına inanıyorum.

- あなたはきっと成功されると思っています。
- 私は、あなたが成功すると信じています。

Ben, istediğimi yaratmaya inanıyorum.

希望するものは 創造するものだと信じています

Inanıyorum ki bu logo,

こちらのロゴ ―

İnanıyorum ki karanlığın içerisinde,

たとえ暗闇の中でも

Hikayenin gerçek olduğuna inanıyorum.

私はこの話は本当だと信じている。

Düzenli egzersiz yapmaya inanıyorum.

規則正しく運動するのは良い事だと思う。

Seni tekrar görebileceğime inanıyorum.

またお会いできると思います。

Tom'un haklı olduğuna inanıyorum.

トムが正しいと信じています。

Onun iyi yapacağına inanıyorum.

彼はきっとうまくやると思う。

Onun buraya geldiğine inanıyorum.

彼がここに来ることを信じる。

Bilginin güç olduğuna inanıyorum.

知識は力なりというのは私の信念だ。

Onun güvenilir olduğuna inanıyorum.

- 彼は当てにしてもいいと思う。
- 彼は信頼できると思うよ。

Onun mektubunda yazılanlara inanıyorum.

私は彼女の手紙に書かれていることを信じる。

Onun yarın geleceğine inanıyorum.

彼は明日来ると思います。

Ben o hikayeye inanıyorum.

私はその話を信じる。

Onun dürüst olduğuna inanıyorum.

私は彼が正直であると信じている。

Onun masum olduğuna inanıyorum.

彼は無実だということを私は信じている。

Tom'un masum olduğuna inanıyorum.

私はトムの無罪を信じている。

Ben öteki hayata inanıyorum.

私は来世があると思う。

Ona yardım ettiğine inanıyorum.

私はあなたが手伝ってくれるものとしてあてにしてる。

Yarın kar yağacağına inanıyorum.

明日は雪になると思う。

Ben onun hikayesine inanıyorum.

私は彼女の話を信じます。

Onun kızgın olduğuna inanıyorum.

彼は怒っていたと思う。

Bunu yakında atlatacağına inanıyorum.

すぐに立ち直るよね!

- Hayaletlere inanırım.
- Hayaletlere inanıyorum.

幽霊は存在すると思う。

Onun erken kalkacağına inanıyorum.

彼が早起きであると信じている。

Ben haklı olduğuma inanıyorum.

私は自分が正しいと信じています。

İlk görüşte aşka inanıyorum.

一目惚れって絶対あると思うわ。

Ona ben de inanıyorum.

私も信じてるよ。

Aynı yolun izlenmesi gerektiğine inanıyorum.

全く同じ方法でのアプローチが なされるべきだと思っています

Sandığınızdan daha dirençli olduğunuza inanıyorum.

皆さんには 自分で思う以上に 苦難に負けない力があると信じています

İnanıyorum, onun iki oğlu var.

彼には確か二人の息子がいたとおもう。

Yarın kar yağıyor olacağına inanıyorum.

明日は雪になると思う。

Onun asla yalan söylemediğine inanıyorum.

彼女はうそをついたことがないと私は信じている。

Ben senin dürüst olduğuna inanıyorum.

私は君が正直だと信じている。

Herkesin bu resimden hoşlanacağına inanıyorum.

私はみんながこの絵を気に入ってくれるだろうと思います。

Polislerin seni görmezden geleceğine inanıyorum.

- 警察は君の事を無視すると思うよ。
- 警官は君のことを無視すると思うよ。

Onun adının Tom olduğuna inanıyorum.

- 彼の名前はトムだと信じている。
- 彼の名前はトムだと思う。

Onun bugün bizimle olacağına inanıyorum.

ご主人は本日お見えになるでしょう。

Ben onun mutlu olduğuna inanıyorum.

彼は幸福だと思います。

O, inanıyorum ki, sözünün adamıdır.

彼は、私が信じるに、約束を守る人です。

Ben çocuğun dürüst olduğuna inanıyorum.

私は、あの少年は、正直だと思う。

Ben bu öğretim yöntemine inanıyorum.

私は、この教授法はよいとおもう。

Diyete ilaçlardan daha çok inanıyorum.

薬より食餌療法の方が効くと信じています。

Güzelliğin beden ölçülerinin ötesinde olduğuna inanıyorum

美しさはサイズを超えるのです

Onun güvenilir bir adam olduğuna inanıyorum.

彼は信頼できる人物だと思う。

Ben onun bir avukat olmadığına inanıyorum.

彼は弁護士ではないと思います。

Onun iyi bir adam olduğuna inanıyorum.

彼はいいやつだと思う。

Onun masum olduğuna kuşkusuz olarak inanıyorum.

彼女が潔白であると信じて疑いません。

Onun bir gün zengin olacağına inanıyorum.

彼はいつか金持ちになるだろうと思う。

Bunun gerçek bir Picasso olduğuna inanıyorum.

私はそれは本物のピカソの画だと信じる。

Ben onun bir Amerikalı olduğuna inanıyorum.

私はアメリカ人だと信じている。

Tom'un bizden çok şey beklediğine inanıyorum.

トムは僕らに期待しすぎだと思う。

- Ben büyüye inanıyorum.
- Ben sihire inanırım.

わたしは魔法を信じている。

Öldükten sonra tekrar canlanmaya kuvvetle inanıyorum.

私は死後の生まれ変わりを強く信じています。

Günümüzdeki eğlencenin bizi ayrıştırmasına neden olduğuna inanıyorum.

今日の娯楽が 人々をバラバラに させているためだと思います

Getirme hedefine ulaşmaya kendini adaması gerektiğine inanıyorum ."

という目標を達成することを約束すべきだと私は信じて います。」

- Sanırım o doğru.
- Onun doğru olduğuna inanıyorum.

それを真実だと信じる。

Bu çocukları korumanın benim görevim olduğuna inanıyorum.

- 私は子供達を守るのが私の義務だと信じる。
- 私はこの子供達を守るのが私の義務だと信じる。

Ben bunun iyi bir fikir olmadığına inanıyorum.

それは良い考えではないと私は思います。

Bize yardım edebilecek bilgiye sahip olduğuna inanıyorum.

あなたは我々にとって有用な情報をお持ちではないかと思います。

İnanan biriyim ve ölümden sonraki yaşama inanıyorum.

私は信心深い男で、死後の生命の存在を信じています。

Bu balığın bir tatlısu balığı olduğuna inanıyorum.

これは確か淡水魚だと思います。

Affedersiniz, ama bunun benim koltuğum olduğuna inanıyorum.

すみません、そこ私の席だと思うんですけど。

Tedaviyi çok daha güçlü ve etkili kılacağına inanıyorum.

既存の療法をずっと効果的で 力強い治療にできるでしょう

İnanıyorum ki çok yemediğim müddetçe, kesinlikle kilo vereceğim.

食べすぎさえしなければ、必ず痩せると思います。

Ben hala internetin çocuklar için bir yer olmadığına inanıyorum.

インターネットは子供のいるべき場所じゃないって今でも思ってる。

"Ben senin işinden hoşlandığına inanıyorum"."Tam tersine, ondan nefret ediyorum.

「あなたは仕事が気に入っていると思います」「いやそれどころか、嫌いです」

Ben koyu inançlı bir adamım ve ölümden sonraki yaşama inanıyorum.

私は信心深い男で、死後の生命の存在を信じています。

- İnsanların temelde iyi olduklarına inanıyorum.
- İnsanların temelde iyi olduğuna inanırım.

人間は基本的には善良だと私は信じている。

Bunun şimdiye kadar onların önerdiği tüm planların en iyisi olduğuna inanıyorum.

私は、彼らが提案した全計画の中でこれがとびぬけて一番よいと信じている。