Translation of "Eğilimlidir" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Eğilimlidir" in a sentence and their japanese translations:

Sinirlenmeye eğilimlidir.

彼女はかんしゃくを起こしがちである。

Çok konuşmaya eğilimlidir.

彼女はしゃべりすぎる傾向がある。

Japonya depreme eğilimlidir.

- 日本は地震の影響を受けやすい。
- 日本は、地震の害を受けやすい。
- 日本には地震が起こりやすい。

O, kızmaya eğilimlidir.

- 彼はカッとなる傾向がある。
- 彼はファビョり癖がある。

O heyecanlanmaya eğilimlidir.

彼は興奮しやすい。

O, unutmaya eğilimlidir.

彼は忘れっぽい。

Bebekler hastalıklara karşı eğilimlidir.

幼児は病気にかかりやすい。

O, hata yapmaya eğilimlidir.

彼女は失敗しそうだ。

İnsanların isimlerini unutmaya eğilimlidir.

彼は人の名前を忘れ気味である。

Toplantılara geç kalmaya eğilimlidir.

- 彼は会議に遅刻する傾向がある。
- 彼はいつも会議に遅れてくる。

O, öfke nöbetlerine eğilimlidir.

彼はかっとなりやすい。

Ona katılmazsan, kızmaya eğilimlidir.

彼と意見が合わない場合、彼は怒りがちだ。

O, hızlı konuşmaya eğilimlidir.

彼女は早口で話す傾向が多い。

O, sözünü unutmaya eğilimlidir.

彼は約束を忘れがちである。

O, ödül kazanmaya eğilimlidir.

彼女が賞を取りそうだ。

Genç insanlar şeytana uymaya eğilimlidir.

若い人は誘惑に陥りがちである。

Genç insanlar öyle düşünmeye eğilimlidir.

若い人はそう考える傾向がある。

Zenginler insanları küçük görmeye eğilimlidir.

- 金持ちは人を軽蔑したがる。
- 金持ちは人を軽蔑しがちである。

Öğrenciler aynı hataları yapmaya eğilimlidir.

その学生たちは同じ間違いを犯しがちだ。

O hislerini açığa vurmaya eğilimlidir.

- 彼は感情を表わしがちだ。
- 彼は感情をあらわしすぎだ。

Yol göle doğru hafifçe eğilimlidir.

道はゆっくりと湖の方へカーブしている。

O, okula geç kalmaya eğilimlidir.

- 彼女は学校に遅れがちだ。
- 彼女は、学校に遅れる傾向がある。
- 彼女は遅刻癖がある。

Genç insanlar günah işlemeye eğilimlidir.

- 若い人たちは誘惑に陥りやすい。
- 若者は誘惑に屈しやすいものだ。

Genç insanlar boşa zaman harcamaya eğilimlidir.

若い人は時間を浪費する傾向がある。

Genç insanlar o şekilde davranmaya eğilimlidir.

若い人はとかくそんなふうに行動するものだ。

Dikkatsiz bir insan hata yapmaya eğilimlidir.

不注意な人間は過ちを犯しがちである。

Yeni doğmuş bir bebek hasta olmaya eğilimlidir.

生まれたばかりの赤ん坊は病気になりやすい。

Bu yol yağmurdan sonra çamur olmaya eğilimlidir.

あの小道は雨が降るとぬかるみやすい。

Genç insanlar her şey hakkında şikâyet etmeye eğilimlidir.

若者は何に関しても文句を言うものだ。