Translation of "Ay'ın" in Japanese

Ay'ın önünü kapatıyorlar.

‎月が隠れた

Ay'ın yüzeyinde durdu.

彼は月の表面に立った。

Ay'ın atmosferi yoktur.

月には大気圏がない。

Ay'ın bir atmosferi yoktur.

月には大気圏がない。

Ay'ın kendi ışığı yoktur.

月は自分では光らない。

...Ay'ın ışığının hükmünde olduğu yer.

‎月光に支配される

Ay'ın bir aylık döngüsü tamamlanıyor.

‎月の周期が終わり‎―

Ay'ın evreleriyle dalgalanan o ritimle.

‎海は月と共に変動する

Ay'ın dünyanın çevresinde döndüğünü öğrendik.

私たちは月が地球のまわりを回っていることを学んだ。

Ay'ın kökeni üzerinde çalışmaya başladığım zaman,

私が月の起源について 研究を始めた頃

Ay'ın en karanlık evresine denk gelir.

‎海では魔法のような ‎光景が繰り広げられる

Mürettebat Ay'ın arkasındayken iletişim kurmak imkansızdı.

彼らが月の後ろにいる間、乗組員と通信することは不可能でした。

Dünya ve Ay'ın kökenleri için ana fikre

地球と月の起源についての有力な説は

Neil Armstrong ve Buzz Aldrin Ay'ın yüzeyinde yürüyorlardı.

ニール・アームストロングと バズ・オルドリンが月面を歩いていました

Ay'ın parlaklığı arttıkça süper sezgiler biraz atıl kalır.

‎月が満ちて明るくなると ‎特殊能力は不要になる

...Ay'ın çekim gücü... ...okyanuslarımızı kendine çekecek kadar güçlü.

‎その月の引力が‎― ‎地球の海水を ‎引き上げているのだ

Yeni Ay'ın karanlığı hâkimken... ...geceleyin gökyüzünü uzak galaksiler aydınlatır.

‎月が姿を隠している間は ‎遠くの星々が夜空に輝く

Görevi, gelecekteki iniş yerleri için Ay'ın yüzeyini incelemek olacaktır.

彼の仕事は、将来の着陸地点のために月の表面を調査することです。

Dişi aslan, Yeni Ay'ın kara gecelerinin getirdiği avantajı yakında kaybedecek.

‎闇を味方にできる時間は ‎限られている

Yeni Ay'ın oluşturduğu gelgitten faydalanarak binlerce soydaşıyla beraber yüzeye çıkıyor.

‎新月の大潮に乗って‎― ‎大群が海面に上がってきた

Bir testi olarak tasarlandı - bunun yerine Ay'ın yörüngesine gönderilecek bir göreve gönderilecekti

は地球軌道での月着陸 船の テスト として意図されていた） は、代わりに

. Ama yine de Ay'ın yüzeyine böylesine büyük bir uzay aracını indirme problemi vardı

この問題を解決したいと考えて いました。

Pek çok hayvan gibi çitaların talihi de Ay'ın evreleriyle ayrılmaz şekilde iç içe geçmiş durumda.

‎チーターの運命もまた‎― ‎月の満ち欠けに ‎左右されるのだ

Son söze sahipti . Apollo 8 aya ulaştığında, mürettebat yavaşlamak ve Ay'ın yerçekimi tarafından ele geçirilmek

て月の重力に捕らえられるために 、大型のSPSエンジンを発射する