Translation of "şimdilik" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "şimdilik" in a sentence and their japanese translations:

Şimdilik.

ここしばらくの間。

Şimdilik sakinleşiyor.

彼女は今のところおとなしくしている。

Şimdilik gidiyorum.

今出かける所なんですよ。

Şimdilik iyi gidiyor.

今のところ順調だ

Şimdilik bizimle kalabilirsin.

- とりあえず君は私たちのところにいてもいいよ。
- 君はしばらくの間私達のところにいてもよい。

Şimdilik onunla oynamalısın.

当面は彼に調子を合わせておいたほうがいいぞ。

Şimdilik onu unutalım.

とりあえず、忘れましょう。

Şimdilik hoşça kal.

さようなら。

Şimdilik benimle kalabilirsin.

- 当分の間、私の所にいてもかまいません。
- あなたは当分の間私のところにいても良い。

- Şimdilik halamla birlikte kalıyorum.
- Şimdilik teyzemle birlikte kalıyorum.

当分の間叔母さんのところにいます。

Napolyon'un kanatları şimdilik güvende.

ナポレオンの側面はひとまず安全になった

Pekâlâ, şimdilik işe yarar.

まあ当分はそれで間に合うだろう。

Bu şimdilik işimizi görür.

- 目下のところこれで間に合うでしょう。
- 当分の間これで間に合う。
- 当分の間これでやっていける。
- 当分これで間に合うだろう。
- 今のところこれで間に合う。
- これで当分は間に合うでしょう。

Şimdilik haberin çıkması yasaklandı.

そのニュースは当分の間差し止めになった。

Şimdilik sadece benimkini kullan.

とりあえず今は私のを使って。

Şimdilik yapabileceğimin hepsi bu.

今の私にはこれが精一杯です。

Şimdilik bir otelde kalıyorum.

私は当分の間ホテル住まいだ。

O şimdilik yeterli olacaktır.

差し当たり、あれで十分でしょう。

Şimdilik ona katlanmaya hazırım.

今のところはそれを我慢する覚悟はできている。

Şimdilik bu kadar yeterli.

今のところは十分です。

Şimdilik büyük tayfun olmayacak.

さしあたり大きな台風はこないだろう。

O problem şimdilik rafa kaldırıldı.

その問題は当分棚上げだ。

Şimdilik her zaman bana bakıyordu.

彼女はしばらくの間私を見つめてばかりいた。

Meseleyi şimdilik olduğu gibi bırakalım.

当分の間その問題はそのままにしておこう。

Şimdilik her şey yolunda gidiyor.

今までのところ、すべてうまくいっています。

Şimdilik arkadaşı ile birlikte yaşıyor.

彼は当分の間友達といっしょに住んでいる。

Şimdilik bir otelde kalmaya niyetliyim.

私は当分ホテルにいるつもりです。

Tom şimdilik güvende, değil mi?

トムは今のところ無事なんだよね?

- Şimdilik, büyük bir mağazada sekreterlik yapıyor.
- Şimdilik, büyük bir mağazada memurluk yapıyor.

さしあたり彼女はデパートの店員をしています。

- Bu işe yarar.
- Şimdilik idare eder.

これでもいいや。

Ben şimdilik o kitapçıda çalışmak istiyorum.

差しあったて、私はその本屋で働きたいと思う。

Biz şimdilik burada kalmaya karar verdik.

私たちは当分ここにとどまることにした。

Şimdilik, bu odayı arkadaşım ile paylaşmak zorundayım.

当分の間、私は友人とこの部屋を共用しなければならない。

Şimdilik biz ikimiz çok sık buluşmasak iyi olur.

当分の間、私達ふたりはあまりあわないほうがよい。

- Şimdilik otelde kalıyorum.
- Şu an için otelde kalıyorum.

私は当分の間ホテル住まいだ。

- Elma, açlığımı geçici olarak giderdi.
- Elma, açlığımı şimdilik yatıştırdı.

そのリンゴは一時的に私の空腹を満たしてくれた。

Ama şimdilik... ...bu aile, Dünya'daki en uzun geceden sağ çıkmayı başardı.

‎だが今は‎― ‎世界一長い夜を ‎生き抜いた喜びに浸ろう

Dün, Tom bir motosiklet kazasında yaralandı, bu yüzden beden eğitimi dersine şimdilik katılamıyor.

昨日トムはバイクの事故でけがをしたので、しばらく体育の授業には出られません。

- Burç Halife şimdilik dünyanın en uzun gökdelenidir.
- Burç Halife, şu anda dünyadaki en yüksek gökdelendir.

ブルジュ・ハリーファは現在、世界で最も高い超高層ビルです。

Ben şirketten kovuldum ama biriktirdiğim biraz param olduğu için, şimdilik, geçim giderleriyle bir sorunum olmayacak.

会社をクビになったけど、貯金がすこしあるので、差し詰め生活には困らない。