Translation of "Kazanır" in Italian

0.005 sec.

Examples of using "Kazanır" in a sentence and their italian translations:

Siyah kazanır.

Vince il nero.

Sabır sonunda kazanır.

La pazienza vince alla fine.

Hayatını nasıl kazanır?

- Come si guadagna da vivere?
- Lui come si guadagna da vivere?

Hangi takım kazanır?

Quale squadra vincerà?

Kötülük bazen kazanır.

Il male a volte vince.

Tom bazen kazanır.

Tom a volte vince.

- Tom genellikle argümanları kazanır.
- Tom genellikle tartışmaları kazanır.

- Tom di solito vince le discussioni.
- Tom solitamente vince le discussioni.

Kötülük her zaman kazanır.

Il male vince sempre.

Gazino her zaman kazanır.

Il banco vince sempre.

O yazarak hayatını kazanır.

- Si guadagna da vivere scrivendo.
- Lui si guadagna da vivere scrivendo.

Tom her zaman kazanır.

Tom vince ogni volta.

Facebook nasıl para kazanır?

Come fa soldi Facebook?

Google nasıl para kazanır?

Come fa soldi Google?

Futbolcular çok para kazanır .

- I giocatori di calcio fanno molti soldi.
- I giocatori di calcio prendono molti soldi.

En hızlı takım kazanır.

La squadra più veloce vince.

Tom sık sık kazanır.

Tom vince spesso.

O, geçimini öğretmenlik yaparak kazanır.

- Si guadagna da vivere insegnando.
- Lui si guadagna da vivere insegnando.

O, günde 20 dolar kazanır.

- Guadagna venti dollari al giorno.
- Lui guadagna venti dollari al giorno.

Kadınlar erkeklerden daha az kazanır.

Le donne guadagnano meno degli uomini.

O, ayda 300,000 yen kazanır.

- Guadagna 30.000 yen al mese.
- Lui guadagna 30.000 yen al mese.

Google reklam satarak para kazanır.

Google fa soldi con la vendita di pubblicità.

O, maaşımın iki katını kazanır.

Lui guadagna il doppio del mio stipendio.

Umarım Tom pazartesi günü kazanır.

Spero che Tom vinca lunedì.

- Hangi takım kazanır?
- Hangi takım kazanacak?

Quale squadra vincerà?

O bir ayda ne kadar kazanır?

- Quanto guadagna al mese?
- Quanto prende al mese?

Tom bir yılda milyonlarca dolar kazanır.

Tom guadagna milioni di dollari all'anno.

Tom ebeveynlerinden daha fazla para kazanır.

Tom fa più soldi dei suoi genitori.

Tom yhâlâ her zaman kazanır mı?

Tom continua a vincere sempre?

- O benden üç kat daha fazla kazanır.
- Benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanır.

Guadagna tre volte più di me.

Tom benim kazandığımın üç katı fazla kazanır.

Tom guadagna il triplo di me.

O, bir haftada ortalama 10 pound kazanır.

- Guadagna in media dieci sterline la settimana.
- Lei guadagna in media dieci sterline la settimana.

O benden üç kat daha fazla kazanır.

Guadagna tre volte più di me.

Tom benim iki katım kadar çok kazanır.

Tom guadagna il doppio di me.

Tom benim üç katım kadar çok kazanır.

Tom guadagna il triplo di me.

Tom Mary'den çok daha fazla para kazanır.

- Tom fa molti più soldi di Mary.
- Tom guadagna molti più soldi di Mary.

Tom benden çok daha fazla para kazanır.

Tom fa molti più soldi di me.

Tom günde yaklaşık üç yüz dolar kazanır.

Tom guadagna circa trecento dollari al giorno.

Mike günde en az üç yüz dolar kazanır.

Mike guadagna non meno di trecento dollari al giorno.

O benim kazandığımdan üç kat daha fazla kazanır.

Lui guadagna tre volte più di me.

Yalnızca vizyonlu projeler finansal yatırım almaya hak kazanır.

Soltanto i progetti a lungo termine meritano investimenti finanziari.

Birçok kumarbaz, at yarışı pistinde para kazanır ve kaybeder.

- Molti scommettitori vincono e perdono dei soldi alle corse dei cavalli.
- Molti scommettitori vincono e perdono del denaro alle corse dei cavalli.

O, benim kazandığımdan üç katı daha fazla para kazanır.

- Fa tre volte più soldi di me.
- Lui fa tre volte più soldi di me.

- Birinin kaybı bir başkasının kazancıdır.
- Sen kaybedersen başkası kazanır.

La perdita di un uomo è il guadagno di un altro uomo.

- Onun bu oyunu kazanması muhtemeldir.
- O, muhtemelen bu oyunu kazanır.

- È probabile che vinca questa partita.
- È probabile che lui vinca questa partita.