Translation of "şapkası" in Italian

0.003 sec.

Examples of using "şapkası" in a sentence and their italian translations:

Babanın şapkası burada.

Ecco il cappello del padre.

Şapkası komik görünüyordu.

Il suo cappello sembrava buffo.

Tom'un şapkası kırmızı.

Il cappello di Tom è rosso.

O, Tom'un şapkası mı?

- È il cappello di Tom?
- Quello è il cappello di Tom?

Paulina'nın pembe bir şapkası var.

Paulina ha un cappello rosa.

Tom bir kovboy şapkası takıyordu.

Tom stava indossando un cappello da cowboy.

Tom'un üzerinde bir şapkası yok.

- Tom non indossa un cappello.
- Tom non ha un cappello addosso.

O, Tom'un şapkası değil mi?

Non è il cappello di Tom?

Yaşlı adam şapkası için etrafına bakındı.

- L'anziano cercava il suo cappello.
- Il vecchio uomo cercava il suo cappello.
- Il vecchio cercava il suo cappello.

Kızın büyük bir kırmızı şapkası vardı.

La ragazza aveva un grande cappello rosso.

Jim'in başında beyaz bir şapkası var.

Jim ha un cappello bianco in testa.

Bunun kimin şapkası olduğunu bana söyle.

- Dimmi di chi è questo cappello.
- Ditemi di chi è questo cappello.
- Mi dica di chi è questo cappello.

Sen hiç kovboy şapkası taktın mı?

- Hai mai indossato un cappello da cowboy?
- Tu hai mai indossato un cappello da cowboy?
- Ha mai indossato un cappello da cowboy?
- Lei ha mai indossato un cappello da cowboy?
- Avete mai indossato un cappello da cowboy?
- Voi avete mai indossato un cappello da cowboy?

Sıklıkla siyah bir kovboy şapkası takarım.

Indosso spesso un cappello da cowboy nero.

Tom sık sık beyzbol şapkası giyer.

Tom indossa spesso un cappello da baseball.

Onu son gördüğümde Tom kovboy şapkası giyiyordu.

Tom stava indossando un cappello da cowboy l'ultima volta che l'ho visto.

Büyük bir şapkası olan adamı tanıyor musunuz?

- Conosci quell'uomo con indosso un grande cappello?
- Conoscete quell'uomo con indosso un grande cappello?

Tom kot pantolon ve bir kovboy şapkası giydi.

Tom indossava dei jeans e un cappello da cowboy.

Tom'u son gördüğümde o bir kovboy şapkası giyiyordu.

L'ultima volta che ho visto Tom stava indossando un cappello da cowboy.

- Tom güzel bir araba kullanıyor.
- Tom bir kovboy şapkası giyiyordu.

Tom indossava un cappello da cowboy.