Translation of "Sincaplar" in Hungarian

0.009 sec.

Examples of using "Sincaplar" in a sentence and their hungarian translations:

- Sincaplar fındıkları sever.
- Sincaplar fındıklardan hoşlanır.

A mókusok szeretik a diót.

Sincaplar hızlı öğrenenlerdir.

A mókusok gyorsan tanulnak.

Gri sincaplar fıstık gömer, ancak kırmızı sincaplar gömmez.

A szürke mókusok eltemetik a dióféléket, de a vörös mókusok nem.

Sincaplar hızlı hareket eder.

A mókusok gyors mozgásúak.

Sincaplar meşe palamudu yer.

A mókusok esznek makkot.

Sincaplar çabuk hareket ederler.

- A mókusok gyorsan mozognak.
- A mókusok fürgék.

Sincaplar daldan dala atladılar.

A mókusok ágról ágra ugráltak.

Sincaplar hakkındaki cümleleri severim!

Szeretem a mókusokról szóló mondatokat.

Sincaplar beni deli ediyor.

- A mókusok megőrjítenek.
- A mókusok az őrületbe kergetnek.

Sincaplar neden birbirlerini kovalar?

Miért üldözik egymást a mókusok?

Sincaplar neyle ilgili düş görürler?

Miről álmodnak a mókusok?

Neden sincaplar bu kadar şirin?

Miért olyan aranyosak a mókusok?

Mary sincaplar hakkında bir kitap yazdı.

Mari könyvet írt a mókusokról.

Tom'un en sevdiği film "Sincaplar Gezegeni."

Tom kedvenc filmje a "Mókusok bolygója".

Sincaplar hakkında neyi çok ilginç buluyorsun?

Mit találsz olyan érdekesnek a mókusokban?

Sincaplar yiyeceklerini nereye gömdüklerini nasıl hatırlarlar?

Hogy emlékeznek a mókusok, hogy hová temették el az ennivalójukat?

Mary sincaplar konusunda dünyanın önde gelen uzmanıdır.

Mari a világ vezető mókus szakértője.

Kuzeyden gelen uçan sincaplar ağaçların içinde yuva yapar.

Az északi repülő mókusok fészket raknak a fák belsejében.

İblis bir sincap olabilir ama bütün sincaplar iblis değildir.

Az ördög lehet, hogy mókus, de nem minden mókus ördög.

Sincaplar böcekler ve mantarların yanı sıra tohumlar ve fındıklar da yer.

A mókusok magokat és dióféléket, valamint rovarokat és gombákat esznek.

Bu ormanda tilkiler, sincaplar, kirpiler ve diğer birçok küçük hayvanlar yaşar.

Rókák, mókusok, sünök és sok más apró állat él ebben az erdőben.