Translation of "Bayan" in Hungarian

0.010 sec.

Examples of using "Bayan" in a sentence and their hungarian translations:

Merhaba bayan.

Üdvözlöm hölgyem.

Bayan, buyurun lütfen!

Asszonyom, vegyen, kérem!

Bayan futbolu sevmez.

A hölgy nem kedveli a futballt.

Bu, Bayan Curtis'tir.

Ő Curtis kisasszony.

O bayan kim?

Ki az a hölgy?

- Bir bayan oyuncu gibi görünüyorsun.
- Bir bayan oyuncuya benziyorsun.

Úgy nézel ki, mint egy színésznő.

- Bayan Brown'la konuşabilir miyim?
- Bayan Brown ile konuşabilir miyim?

Beszélhetek Brown kisasszonnyal?

İyi günler, Bayan Virtanen.

Jó napot, Virtanen asszony.

Bayan bize Fransızca öğretiyor.

A hölgy tanítja nekünk a franciát.

O bayan bizim komşumuz.

Az a hölgy a szomszédunk.

Mary bir bayan koruma.

Marynek női testőre van.

Bu, dün konuştuğum bayan.

Ez a hölgy, akiről tegnap beszéltem.

Bayan Green bana İngilizce öğretti.

- Green tanárnő angolt tanított nekem.
- Green kisasszony angolt tanított nekem.

Bayan Smith bizim İngilizce öğretmenimizdir.

Mrs. Smith az angoltanárunk.

Şu genç bayan bir hemşiredir.

Az a fiatal hölgy nővér.

Bayan Brown kadar genç değilim.

Nem vagyok olyan fiatal, mint Brown kisasszony.

Hiç bayan pilot biliyor musun?

Ismersz női pilótát?

Bayan Green bize müzik öğretir.

- Green tanárnő éneket tanít nekünk.
- Green kisasszony zenét oktat nekünk.

Konuştuğun bayan benim kız kardeşimdir.

- A hölgy, akivel beszélt a húgom volt.
- Az a hölgy, akivel beszéltél, a nővérem.

- Geçen yıl Bayan Kato senin öğretmenin miydi?
- Geçen sene Bayan Kato senin öğretmenin miydi?
- Geçen yıl Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?
- Geçen sene Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?

- Kato úrnő volt tavaly a tanárod?
- Kato kisasszony volt tavaly a tanárod?
- Kato tanárnő tanított téged tavaly?
- A Kato tanitó néni tanított téged az előző évben?

Bayan Kanda çok hızlı bir koşucudur.

Miss Kanda egy nagyon gyors futó.

Bayan North çocuklarıyla çok gurur duyuyor.

Mrs. North nagyon büszke a gyerekeire.

Ne kadar süredir Bayan Smith'i tanımaktasın?

Mióta ismeri Miss Smith-et?

Bayan Thomas bize tarih dersi veriyor.

Thomas kisasszony tanítja nekünk a történelmet.

İngilizceyi Bayan Long'tan öğrendin, değil mi?

Long tanárnőtől tanultad az angolt, így van?

Bir beyefendi ve bir bayan görüyorum.

Egy urat és egy hölgyet látok.

Bayan March bana İngilizce bir sözlük verdi.

Miss March egy angol szótárat adott nekem.

Bayan Smith'in bir televizyon hastası olduğunu söylebiliriz.

Mondhatjuk, hogy Smith asszony televízió függő.

Yaşlı bayan için kendini çok kötü hissetti.

Annyira rosszul érezte magát az öreg hölgy miatt.

Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?

- Tudod milyen öreg Nakano kisasszony?
- Tudod-e, hogy hány éves Nakano kisasszony?
- Tudja-e ön, hogy hány éves Nakano kisasszony?
- Tudod-e, hogy milyen idős Nakano kisasszony?
- Tudja-e ön, hogy Nakano kisasszony milyen idős?

Yaşlı bayan tek başına üç odalı bir dairede yaşadı.

Az öreg hölgy egyedül élt egy háromszobás lakásban.

O, Bayan Lee'ye evlenme teklif etti ve o kabul etti.

Javasolta Miss Leenek. és ő elfogadta.

Benim bir bayan arkadaşım benimle birlikte eşcinsel barlarına gitmeyi seviyor.

Egy lány barátom imád meleg bárokba járni velem.

- O bayan çok iyi görünüyor.
- O hanım çok güzel gözüküyor.

Ez a hölgy nagyon jól néz ki.

Łazarz'nın çocukları, anneleri Felicja'nın dünyadaki en güzel bayan olduğunu düşünüyorlar.

Łazarz gyerekei úgy gondolják, hogy anyjuk, Felicja a legszebb nő a világon.

- Tom'un çok sayıda bayan arkadaşı var.
- Tom'un çok sayıda kız arkadaşı var.

Tominak sok barátnője van.

- O bayan kim?
- O kadın kimdir?
- Bu kadın kim?
- Bu hanım kim?
- O kadın kim?
- Kim o kadın?

Ki ez a nő?