Translation of "Yüzük" in French

0.014 sec.

Examples of using "Yüzük" in a sentence and their french translations:

Yüzük lanetli.

L'anneau est maudit.

- Bu yüzük ne kadar değer?
- Bu yüzük ne kadar eder?
- Bu yüzük ne eder?

Combien vaut cette bague ?

O güzel bir yüzük.

- C'est un bel anneau.
- C'est une belle bague.

Bu yüzük ne kadar?

Combien coûte cette bague ?

Bu yüzük çok pahalı.

Cet anneau est très cher.

Tom bir yüzük takıyor.

Tom porte une bague.

O, değerli bir yüzük takıyor.

Elle porte une bague de prix.

Yüzük hiçbir bir yerde bulunamadı.

Nulle part on ne put trouver l'anneau.

O altın yüzük anneme aitti.

Cette bague d'or appartenait à ma mère.

Bu yüzük hiçbir yerde bulunmayacaktı.

- On ne trouvait la bague nulle part.
- Nulle part on ne trouvait la bague.

O, odasına döndüğünde elmas yüzük gitmişti.

Lorsqu'elle retourna à sa chambre, le bague de diamant avait disparu.

Nişanlısı ona büyük bir yüzük verdi.

Son fiancé lui offrit une très grosse bague.

O yüzük gerçek altından mı yapılmıştır?

Est-ce que cette bague est en or véritable ?

Bir yüzük ve biraz nakit kayıpi

Il manque une bague et un peu de liquide.

O elmas yüzük, bir servete mal oldu.

Cette bague en diamant a coûté les yeux de la tête.

Tom, Mary'ye çok pahalı bir yüzük verdi.

Tom a offert à Mary un anneau très cher.

Mary'nin sol elinin her parmağında bir yüzük var.

Mary avait une bague à chaque doigt de sa main gauche.

Benimle evlenmeye karar verdiğinde, bana bir yüzük ver.

Passe-moi un coup de fil quand tu décideras de m'épouser.

O, onu ona elmas bir yüzük alması için ikna etti.

Elle le persuada de lui acheter une bague en diamant.

Elin beş parmağı var: başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı ve serçe parmak.

- La main a cinq doigts: le pouce, l'index, le majeur, l'annulaire et l'auriculaire.
- La main possède cinq doigts : le pouce, l'index, le majeur, l'annulaire et l'auriculaire.