Translation of "Yatakta" in English

Yatakta kalmalısın.

You should stay in bed.

Yatakta kalmamalısın.

You must not stay in bed.

Yatakta yatıyorsun.

You are laying in the bed.

Çocuklar yatakta.

The kids are in bed.

Yatakta kalmalı.

He has to stay in bed.

Yatakta uyumam.

I don't sleep in a bed.

Yatakta oturuyordu.

He was sitting on the bed.

Yatakta olmalısın.

You should be in bed.

Yatakta kal.

Stay in bed.

Tom yatakta.

Tom is in bed.

Yatakta kalmalıydım.

I should've stayed in bed.

Yatakta kalmalıyım.

I need to stay in bed.

Hala yatakta.

He's still in bed.

Yatakta para kazanamadığınız sürece, yatakta kalmayınız.

Don't stay in bed, unless you can make money in bed.

- Tom yatakta kalmalı.
- Tom'un yatakta kalması gerekiyor.

- Tom needs to remain in bed.
- Tom has to stay in bed.
- Tom ought to stay in bed.
- Tom needs to stay in bed.

Bebek yatakta ağlıyordu.

The baby was crying in bed.

O, yatakta yatıyordu.

He lay on the bed.

Babam hala yatakta.

Father is still in bed.

Tom yatakta yuvarlandı.

Tom rolled over in bed.

Yatakta 3 vardı!

There were 3 in the bed!

Jane yatakta hasta.

Jane is sick in bed.

Annem yatakta hasta.

My mother is sick in bed.

Bebek yatakta uyuyor.

The baby is sleeping on the bed.

O, yatakta döndü.

He turned over in bed.

O, yatakta vahşidir.

She's wild in bed.

Tom yatakta, uyuyor.

Tom is in bed, asleep.

Tom yatakta yatıyor.

Tom is lying in bed.

Aynı yatakta uyuduk.

We slept in the same bed.

Hasta yatakta yatar.

The patient lies in bed.

Başkan yatakta kaldı.

The president remained in bed.

Hâlâ yatakta olmalısın.

You should still be in bed.

Tom yatakta yatıyordu.

Tom was lying on the bed.

Tom yatakta uyuyor.

Tom is asleep in bed.

Yatakta kalmam gerekirdi.

- I should have stayed in bed.
- I should've stayed in bed.

Tom yatakta oturdu.

Tom sat up in bed.

O, yatakta oturdu.

- He sat on the bed.
- He sat down on the bed.

O, yatakta harikadır.

She's great in bed.

Tom yatakta öldü.

Tom died in bed.

Yatakta sigara içme.

- Don't smoke in bed.
- Don't smoke in bed!

Tom yatakta atlamıyordu.

Tom wasn't jumping on the bed.

Çocuk, yatakta uykudaydı.

The child was asleep in bed.

Tom yatakta okuyor.

Tom is in bed reading.

Tom yatakta değil.

Tom isn't in bed.

O, yatakta uyudu.

He slept in the bed.

Hâlâ yatakta mısın?

Are you still in bed?

O, yatakta harika.

- He's great in bed.
- She's great in bed.

O, yatakta iyidir.

He's good in the sack.

O, yatakta kötü.

- He's bad in bed.
- She's bad in bed.

O, yatakta berbat.

She's terrible in bed.

Yatakta olman gerekiyor.

You're supposed to be in bed.

Tom yatakta olmalıydı.

- Tom should've been in bed.
- Tom should have been in bed.

Yatakta olmam gerekiyor.

I'm supposed to be in bed.

Yatakta okumayı seviyorum.

I love reading in bed.

Tom yatakta hasta.

Tom is sick in bed.

Tom yatakta yattı.

Tom lied in bed.

O hâlâ yatakta.

He is still in bed.

Tom hâlâ yatakta.

Tom is still in bed.

Yatakta zıplamayı kes.

Stop jumping on the bed.

O, yatakta öldü.

- He died in the bed.
- She died in the bed.

O yatakta öldü.

He died in the bed.

Yatakta olmam gerekir.

I should be in bed.

Leyla yatakta yatıyordu.

Layla was lying on the bed.

Hangi yatakta uyuyorum?

Which bed do I sleep in?

Tom yatakta değildi.

Tom wasn't in bed.

Tom yatakta kalmalı.

Tom should stay in bed.

Yatakta kalmalı mıyım?

Should I stay in bed?

Ben yatakta kalmalıyım.

I should stay in bed.

Tom yatakta uyuyordu.

Tom was in bed, asleep.

Tom yatakta mı?

Is Tom in bed?

Sami yatakta oturuyordu.

Sami was sitting in bed.

Sami yatakta yatıyordu.

Sami was lying in bed.

Sami yatakta uyuyordu.

Sami was asleep in bed.

Babam hâlâ yatakta.

My father is still in bed.

- Tom yatakta hasta yatıyor.
- Tom yatakta hasta uzanıyor.

Tom is lying ill in bed.

- O grip yüzünden yatakta.
- O gripten dolayı yatakta.

He's in bed with the flu.

- Dört gündür yatakta hasta.
- O dört gündür yatakta hasta.

He has been ill in bed for four days.

- Tom yatakta mışıl mışıl uyuyor.
- Tom yatakta derin uykuda.

Tom is sound asleep in bed.

- Tom'un yatakta gözüne uyku girmedi.
- Tom yatakta uyanık yatıyordu.

Tom lay awake in bed.

Doktor yatakta kalmamı buyurdu.

The doctor ordered me to stay in bed.

Tom ateş yüzünden yatakta.

Tom is in bed with a fever.

Yaşlı kadın yatakta hastaydı.

The old woman was ill in bed.

O, yatakta hasta yatıyor.

She lies ill in bed.

O yatakta hasta olabilir.

He may be sick in bed.