Translation of "Yapışkan" in English

0.017 sec.

Examples of using "Yapışkan" in a sentence and their english translations:

O çok yapışkan.

It's very sticky.

Lastikler çok yapışkan.

- The tires are very sticky.
- The tyres are very sticky.

Bu pirinç yapışkan.

This rice is sticky.

Bu bant yapışkan değil

This tape isn't sticky.

Yoksa Yapışkan Vicky gibi kokarsınız.''

or you'll smell like Sticky Vicky."

Tom sümüklü yapışkan maddeyle kaplı.

Tom is covered in slimy goo.

- Scotch brand yapışkan bir bant tipidir.
- Scotch brand yapışkan bir bant türüdür.

Scotch brand is a type of adhesive tape.

Ona ''Yapışkan Vicky'' diye isim taktık.

we called her "Sticky Vicky."

Ben de ona ''Yapışkan Vicky'' dedim.

I called her "Sticky Vicky."

''Yapışkan Vicky White Rain şampuan kullanıyor.

"Sticky Vicky uses White Rain shampoo.

Çocuklar yumuşak ve yapışkan ayıları severler.

Children like gummy bears.

Bu yapışkan sıvı tutkal olarak kullanılabilir.

- This sticky liquid can be used as glue.
- This sticky liquid can be used as a glue.

Altımda çimentodan zeminde yapışkan bir film vardı,

The cement floor underneath me had a sticky film on it

Bu, yapışkan topları yapmak için kullanılan özsuyu sağladı.

that provided the sap used to make gutty balls.