Translation of "Time" in English

0.005 sec.

Examples of using "Time" in a sentence and their english translations:

Time Square boş.

Time Square is empty.

Time dergin var mı?

Do you have Time magazine?

Time dergisinde bir muhabirdir.

He is a reporter for Time magazine.

Ben part time çalışıyorum.

I work parttime.

Tom part-time çalışıyordu.

Tom was working part-time.

O, Time dergisine abone oldu.

He subscribed to Time magazine.

Tom Time dergisinin kapağında göründü.

Tom appeared on the cover of Time magazine.

İzlediğim bir film vardı "Time Machine"

There was a movie I was watching "Time Machine"

Birçok öğrenci part-time işler yapar.

- A lot of students do part-time jobs.
- Many students have part-time jobs.
- Many students work in part-time jobs.

Bana bir Time dergisi getirebilir misin?

Could you bring me a Time magazine?

Tom okuldan sonra part-time çalışır.

Tom works part-time after school.

Çiftlikte part-time çalışırken Tom'la tanıştı.

She met Tom while working part-time on the ranch.

Part time işimden vazgeçmeye karar verdim.

I decided that I would quit my part-time job.

Tom part-time iş almak istiyor.

Tom wants to get a part-time job.

Süpermarket birçok part-time çalışanı işe aldı.

The supermarket hired many part-timers.

Part time çalıştığın bir iş var mı?

Do you have a part time job?

Part-time bir iş başvurusu konusunda ısrar etti.

She insisted on applying for a part-time job.

Bir daktilocu olarak part-time bir iş aldı.

She got a part-time job as a typist.

- Yarı zamanlı çalışabilir miyim?
- Part-time çalışabilir miyim?

Could I work part-time?

Tom bir limuzin sürücüsü olarak part-time çalışıyor.

Tom works part-time as a limousine driver.

Hala part time olarak bir fırında mı çalışıyorsun?

You're still working part time at a bakery?

Part-time çalışanlar ekonominin gelişmesinde önemli bir rol oynar.

Part-time workers play an important role in the development of the economy.

Ayrıca uluslararası şirketlerde full-time çalışma deneyimi de var.

He also has experience working fulltime for international companies.

Part-time bir işin iyi bir deneyim olduğunu düşünüyorum.

I think a part-time job is a good experience.

O part-time işte bir ayda 80.000 yene kadar kazanabilirsin.

You can make up to 80,000 yen a month in that part-time job.

O, yurtdışında eğitim almak için part-time çalışmak zorunda kaldı.

He was forced to work part-time to study abroad.

Angela Merkel, 2015 yılı için Time dergisinin yılın kişisi seçildi.

Angela Merkel was named TIME's Person of the Year for 2015.