Translation of "Testi" in English

Testi geçtim.

I just got by on the test.

Testi geçtin.

You passed the test.

Testi geçmedim.

I didn't pass the test.

Tom testi geçti.

Tom passed the test.

Kan testi normaldir.

The blood test is normal.

Hepimiz testi geçtik.

We all have passed the test.

Testi geçeceğimden eminim.

I'm sure I'll pass the test.

O, testi geçmeyecek.

He won't pass the test.

Zor testi geçebildi.

He was able to pass the difficult test.

HIV testi yaptırdı.

He got tested for HIV.

Ben testi geçemem.

I can't pass the test.

Hepiniz testi geçtiniz.

You all passed the test.

Testi geçtim mi?

Did I pass the test?

Testi geçtiğini duydum.

I heard you passed the test.

Testi geçmediğini biliyordum.

I knew you wouldn't pass the test.

AIDS testi yaptırdım.

I had an AIDS test.

Sonunda testi geçtim.

I finally got through the test.

Ben testi geçebileceğim.

I will be able to pass the test.

Matematik testi nasıldı?

How was the math test?

Testi geçebileceğimi sanmıyorum.

- I don't think I'll be able to pass the test.
- I don't think that I'll be able to pass the test.

Testi yapan kim?

Who conducts the tests?

Ben testi geçtim.

- I passed the exam.
- I passed the test.

Testi çok ağırdı.

The jug was very heavy.

Testi geçebildiniz mi?

Were you able to pass the test?

Tom testi geçemedi.

Tom wasn't able to pass the test.

Ben testi geçebildim.

I was able to pass the test.

Testi güçlükle geçebildim.

I just barely managed to pass the test.

Kan testi negatifti.

The blood test was negative.

Tom testi geçmedi.

Tom didn't pass the test.

Testi geçtin mi?

Did you pass the test?

İşitme testi yaptırdım.

I got my hearing tested.

Testi nasıl geçebildi?

How did she ever pass the test?

Dayanıklılık testi nedir?

What is an endurance test?

- Testi güçlükle geçmeyi başardı.
- Testi ucu ucuna geçebildi.

He just barely managed to pass the test.

Beklenildiği gibi testi geçti.

He passed the test as was expected.

Ben testi zor buldum.

I found the test difficult.

Neredeyse kesinlikle testi geçecek.

- It may be that she will succeed in the examination.
- She'll almost certainly pass the test.

Hadi hamilelik testi yaptıralım.

Let's do a pregnancy test.

O testi sonunda geçtim.

I finally passed that test.

Onun amacı testi geçmek.

His objective is to pass the test.

Tom fiziksel testi geçti.

Tom passed the physical test.

Nihayet, ben testi geçtim.

At last, I passed the test.

Sanırım testi tekrar almalısın.

I think you should take the test again.

Japonca bir testi geçtim.

I passed a test in Japanese.

O gebelik testi yaptırdı.

She took a pregnancy test.

Tom'un testi geçeceğini düşündüm.

- I thought Tom would pass the test.
- I thought that Tom would pass the test.

Elbette o testi geçti.

Of course she passed the test.

Çift Asteroit Yönlendirme Testi,

The Double Asteroid Redirection Test,

Tom güçlükle testi geçti.

Tom barely passed the test.

Onların testi geçeceğinden eminim.

- I am sure of their passing the examination.
- I'm sure that they will pass the test.

Kan testi yaptırmanı istiyorum.

I'd like you to have a blood test.

Tom muhtemelen testi geçecek.

Tom will probably pass the test.

Tom'un testi geçeceğinden eminim.

- I'm sure that Tom will pass the test.
- I'm sure that Tom will pass the examination.

Tom'un testi ne zamandı?

When was Tom's trial?

Tom testi geçebileceğinden emin.

Tom is sure that he'll be able to pass the test.

Bütün sınıf, testi yaptı.

The whole class took the test.

Testi geçebilirim. Geçebileceğimi biliyorum.

I can pass the test. I know I can.

Tom testi geçemeyeceğini biliyordu.

Tom knew that he wouldn't be able to pass the test.

Sen testi geçmedin mi?

You didn't pass the test?

Tom her testi geçti.

Tom has passed every test.

Testi geçebilip geçemeyeceğime bakalım.

Let's see if I can pass the test.

Bütün sınıf testi geçti.

The whole class passed the test.

O testi geçti mi?

Did he pass the test?

Tom testi zor buldu.

Tom found the test difficult.

Testi ucu ucuna geçebildi.

He just barely managed to pass the test.

Tom muhtemelen testi geçecektir.

Tom is likely to pass the test.

Biz hepimiz testi geçtik.

We all passed the test.

Tom testi erken bitirdi.

Tom finished the quiz early.

- Bir makyaj testi yaptırmam lazım.
- Bir makyaj testi yaptırmam gerekiyor.

I've got to take a make-up test.

- Testi geçebileceğine dair bire on bahse girerim.
- Bire on testi geçebilirsin.

Ten to one you can pass the test.

Son teste gölge testi denirdi,

The last test was called the shadow test,

Testi kaçıranlar onu yarın almalıdır.

Those who missed the test must take it tomorrow.

Sıkı çalıştı ve testi geçti.

He studied hard and passed the test.

Testi geçmek için çok çalıştı.

He studied hard in order to pass the test.

Biyoloji testi için çalışmak zorundayım.

- I have to study for a biology test.
- I have to revise for a biology test.

Testi geçecek kadar hızlı yüzebildi.

He could swim fast enough to pass the test.

Testi geçmek için çok çalışmalıyım.

I must work hard to pass the test.

O testi toplantı odasında aldım.

I had that test in the meeting room.

Tom o testi nasıl geçti?

How did Tom ever pass that test?

Yeni motor testi bugün gerçekleşir.

The test of the new engine takes place today.

Şimdiye kadar her testi geçtim.

I've passed every test so far.

Tom'un yarınki testi geçmeyeceğinden eminim.

I'm sure Tom won't pass tomorrow's test.

Tom testi geçebileceğini düşündüğünü söyledi.

- Tom said he thought he could pass the test.
- Tom said that he thought he could pass the test.
- Tom said that he thought that he could pass the test.
- Tom said he thought that he could pass the test.

Tom testi geçmeyi zorlukla başardı.

Tom barely managed to pass the test.

Bayan Ana altıncı testi açıklar.

Mrs. Ana explains the sixth test.

Tom testi tekrar almak zorundadır.

Tom has to take the test again.

Bir kan testi yapmak zorundayız.

We have to do a blood test.

Tom kopya çekerek testi geçti.

Tom passed the test by cheating.

Tom testi bitiren ilk kişiydi.

Tom was the first one to finish the test.

Tom bir kişilik testi aldı.

Tom took a personality test.

Belki bir zeka testi almalısın.

Maybe you should take an intelligence test.

Size verem testi yapmam gerekiyor.

I need to test you for tuberculosis.

Hiç HIV testi yaptırdınız mı?

Have you ever been tested for HIV?

HIV testi yaptırmak ister misiniz?

Would you like to be tested for HIV?

- Şu iki öğrenci de testi geçmedi.
- Şu iki öğrenciden hiçbiri testi geçmedi.

Neither of those two students passed the test.

- DNA testi onu tüm suçlamalardan temizledi.
- DNA testi onu tüm suçlamalardan kurtardı.

The DNA test cleared him of all charges.

O, testi her zaman nasıl geçti?

How did she ever pass the test?