Translation of "Soldaki" in English

Soldaki -- evet!

The one on the left -- yes!

Soldaki havlu senin.

The towel on the left is yours.

Mary soldaki kız.

Mary is the girl on the left.

Tom soldaki adam.

Tom is the man on the left.

Soldaki adam kim?

Who's the guy on the left?

Soldaki bisiklet Tom'un.

The bicycle on the left is Tom's.

Soldaki kişi resmin dengesini bozuyor.

The person on the left ruins the balance of the picture.

Soldaki dolabı aç. Şişeler orada.

Open the cupboard on the left. The bottles are there.

Soldaki figür resmin bütünlüğünü bozuyor.

The figure on the left spoils the unity of the painting.

Soldaki düğmeye bastığına emin misin?

Are you sure you pressed the button on the left?

Tom'un evi soldaki üçüncü ev.

Tom's house is the third house on the left.

En soldaki yaya bir göz atın.

Take a look at the string on the far left.

Ve soldaki normal kalpten oldukça farklı görünüyor.

looks very different than the normal heart on the left.

Soldaki dolabı açın. O, şişelerin olduğu yerde.

Open the cupboard on the left. That's where the bottles are.

Soldaki resimde uzun zaman önce kullanılan Menil Collection'ı

On this picture on the left, you have the Menil Collection,