Translation of "Sivrisinekler" in English

Sivrisinekler böcektir.

Mosquitoes are insects.

Sivrisinekler tarafından ısırıldım.

I got bitten by mosquitoes.

Sivrisinekler sinir bozuyor.

The mosquitoes are annoying.

Sivrisinekler hastalık taşıyıcılarıdır.

Mosquitoes are carriers of diseases.

Sivrisinekler sıtma taşırlar.

Mosquitoes carry malaria.

Sivrisinekler beni severler.

Mosquitos love me.

Sivrisinekler varoluşumun felaketidir.

Mosquitoes are the bane of my existence.

Sıtma sivrisinekler tarafından taşınır.

Malaria is carried by mosquitoes.

Yunanistan'da bile sivrisinekler var.

There are mosquitoes even in Greece.

Sivrisinekler hastalık için taşıyıcıdırlar.

Mosquitoes are a vector for disease.

Sivrisinekler tarafından ısırılıyor musun?

Are you being bitten by mosquitoes?

Sivrisinekler surlara saygı duymazlar.

Mosquitos don't respect walls.

Sivrisinekler seni canlı canlı yerler.

The mosquitoes will eat you alive.

Biz sivrisinekler tarafından saldırıya uğruyoruz.

We're being attacked by mosquitos.

Minnesota'da sivrisinekler leylek kadar büyüktür.

Mosquitoes in Minnesota are as big as storks.

Sivrisinekler nedeniyle pencereyi kapatmamız gerekiyordu.

We had to shut the window because of the mosquitoes.

Pencereleri kapatmazsan sivrisinekler içeri girer.

The mosquitos will come in if you don't close the windows.

Sivrisinekler tarafından canlı canlı yenildim.

I'm being eaten alive by mosquitoes.

Sivrisinekler tarafından canlı canlı yenildik.

We were being eaten alive by mosquitoes.

çünkü insanlardan etkilenen sivrisinekler sadece dişiler.

because females are the only mosquitoes that are attracted to humans.

Dün gece sivrisinekler tarafından rahatsız edildim.

I was harried by mosquitoes last night.

Bu sivrisinekler beni canlı canlı yiyorlar!

These mosquitos are eating me alive!

Sıtma sivrisinekler tarafından yayılan bir hastalıktır.

Malaria is a disease spread by mosquitoes.

Bütün kollarımın üstü sivrisinekler tarafından ısırıldı.

I was bitten by mosquitoes all over my arms.

Bütün kolumun üzeri sivrisinekler tarafından ısırıldı.

I've been bitten by mosquitos all over my arm.

Bana sivrisinekler için bir ilaç lazım.

I need mosquito repellent.

Sinekler ve sivrisinekler onun meditasyonuna müdahale ettiler.

Flies and mosquitoes interfered with his meditation.

Dün gece kobay sivrisinekler tarafından öldüresiye ısırıldım.

Yesterday night, I was almost bitten to death by the laboratory mosquitoes.

Sivrisinekler burada gerçekten kötü. Canlı canlı yeniliyorum.

The mosquitoes are really bad here. I'm getting eaten alive.

Sivrisinekler içeri girmesin diye pencereleri kapatmak zorunda kaldık.

We had to close the windows so that the mosquitoes wouldn't come in.

Tom sivrisinekler içeri giremeden önce kapıyı hızla kapattı.

Tom quickly closed the door before any mosquitoes could get in.

Sivrisinekler belki de dünyadaki en tehlikeli hayvanlardan biridir.

Mosquitoes are perhaps one of the most dangerous animals in the world.

Sivrisinekler ısırdı, kaşınıyor. Herhangi bir ilaçın yok mu?

I'm itchy from mosquito bites. Do you have something for it?

Sivrisinekler koyu giysiler giyen insanlar için daha çekici görünmektedir.

Mosquitoes seem to be more attracted to people wearing dark clothes.

Sivrisinekler insanoğlunu tehlikeli fakat gerekli bir beslenme kaynağı olarak görüyorlar.

Mosquitoes consider human beings a dangerous but necessary source of nutrition.

Bira içersen muhtmelen içmediğin zamankinden daha fazla sivrisinekler tarafından ısırılacağını duydum.

I've heard that if you drink beer you are more likely to be bitten by mosquitoes than if you don't drink beer.