Translation of "Simon" in English

Simon!

Simon!

Hadi, Simon!

Come on, Simon!

Bay Simon tarafından arıyorum sizi.

I'm calling you on behalf of Mr. Simon.

Darren ve Simon tenis oynayacaklar.

Darren and Simon are going to play tennis.

O, Simon ve Garfunkel şarkılarını söyledi.

He sang Simon and Garfunkel songs.

O, Simon ve Garfungel şarkılarını söyler.

He sings Simon and Garfunkel songs.

Simon ve Garfunkel, bununla ilgili bir şarkı yazdı.

Simon and Garfunkel wrote a song about it.

O, Simon ve Garfungel hitlerinden bir potpori söyledi.

He sang a medley of Simon and Garfunkel hits.

Simon ... biz bir ülke hakkında konuşuyoruz yoksulluktan çıkıyor ... çok var

Simon... we’re talking about a country that’s coming out of poverty... there’s lots to

Tamam Simon, ama bu bir ülke için iyi bir şey

‘OK, Simon, but this is good news for a country, isn’t

Andrew yaptığı ilk şey, kardeşi Simon bulmak ve onu anlatmaktı.

The first thing Andrew did was to find his brother Simon and tell him.

Tamam, merak ediyor olabilirsiniz. Ama Simon tüm bunları bize neden anlatıyorsun?

Ok, you might be wondering: But, Simon, why are you telling us all this?

İsa, Galilee Denizi boyunca geçerken, Simon ve kardeşi Andrew'in göle bir ağ attıklarını gördü.

As Jesus passed along the Sea of Galilee, he saw Simon and his brother Andrew casting a net into the lake.