Translation of "Sakladı" in English

0.015 sec.

Examples of using "Sakladı" in a sentence and their english translations:

- O, endişelerini karısından sakladı.
- Endişelerini eşinden sakladı.

He hid his worries from his wife.

Bulutlar güneşi sakladı.

The clouds hid the sun.

Arkadaşını polislerden sakladı.

He hid his friend from the police.

Öfkesini dinleyiciden sakladı.

He concealed his anger from the audience.

Sırrı kendisine sakladı.

He had kept the secret to himself.

O, mektubu sakladı.

She kept the letter.

Tom yüzünü sakladı.

Tom hid his face.

Tom parayı sakladı.

Tom kept the money.

O, duygularını sakladı.

He hid his feelings.

Tom gülümsemesini sakladı.

Tom covered his smile.

Tom silahlarını sakladı.

Tom hid his weapons.

Tom parasını sakladı.

Tom hid his money.

Tom ne sakladı?

What did Tom hide?

O, sırrı kendine sakladı.

She kept the secret to herself.

Tebessümün arkasında üzüntüsünü sakladı.

He hid his sadness behind a smile.

Kitabı ceketinin altına sakladı.

He concealed the book under his coat.

Karısı onu muhabirlerden sakladı.

His wife screened him from reporters.

Tom kitabı arkasına sakladı.

Tom hid the book behind his back.

Ay, yüzünü bulutta sakladı.

The moon hid her face in the cloud.

O bunu kocasından sakladı.

She hid this from her husband.

Mary elleriyle yüzünü sakladı.

Mary hid her face in her hands.

Tom hızla şişeyi sakladı.

Tom quickly hid the bottle.

Tom bilgiyi bizden sakladı.

Tom withheld information from us.

O bir kolye sakladı.

She hid a necklace.

Tom onu kendine sakladı.

Tom kept it to himself.

Tom, gerçeği bizden sakladı.

Tom kept the truth from us.

Oyuncaklarını yatağın altına sakladı.

He hid his toys under the bed.

Tom endişelerini karısından sakladı.

Tom hid his worries from his wife.

Tom düşüncesini kendine sakladı.

Tom kept his opinion to himself.

Mary parayı sütyeninde sakladı.

Mary hid the money in her bra.

Maria yüzünü elleriyle sakladı.

Maria hid her face in her hands.

Tom Mary'den gerçeği sakladı.

Tom hid the truth from Mary.

Yüzünü ellerinin arasına sakladı.

She buried her face in her hands.

Tom sırrı kendine sakladı.

Tom kept the secret to himself.

O çirkin yüzünü sakladı.

She hid her ugly face.

Tom ilginç şeyleri sakladı.

Tom kept things interesting.

Tom silahı dolaba sakladı.

Tom hid the gun in a locker.

Fadıl silahları arabada sakladı.

Fadil stashed the weapons in the car.

Tom şüpheleri kendine sakladı.

Tom kept the suspicions to himself.

Tom şüphelerini kendine sakladı.

Tom kept his suspicions to himself.

Tom neden yüzünü sakladı?

Why did Tom hide his face?

Tom parayı bodrumunda sakladı.

Tom hid the money in his basement.

Tom defterimi nereye sakladı?

Where did Tom hide my notebook?

- Tom birçok sırları Mary'den sakladı.
- Tom, Mary'den birçok sır sakladı.

Tom kept many secrets from Mary.

- Sami parayı bir çekmecede sakladı.
- Sami parayı bir çekmeceye sakladı.

Sami hid the money in a drawer.

Haberi biliyordu ama kendisine sakladı.

He knew the news, but he kept it to himself.

Tom kitabı yastığının altına sakladı.

- Tom hid the book below his pillow.
- Tom hid the book under his pillow.

Birdenbire, kalın bulutlar güneşi sakladı.

Suddenly, the thick clouds hid the sun.

Tom benden bir şeyler sakladı.

Tom hid things from me.

Tom kendini masanın altına sakladı.

Tom hid himself under the table.

O bir tebessümle acısını sakladı.

He hid his anguish with a smile.

Tom bazı önemli bilgiyi sakladı.

Tom withheld some important information.

Tom bizden bir şeyleri sakladı.

Tom kept things from us.

O, kapının arkasında kendini sakladı.

He hid himself behind the door.

Bulutlar bir süre güneşi sakladı.

The clouds hid the sun for a while.

Tom parasını büro çekmecesine sakladı.

Tom hid his money in a bureau drawer.

Mary parayı çorap çekmecesinde sakladı.

Mary hid the money in her sock drawer.

Tom kendini ağacın arkasına sakladı.

Tom hid himself behind the tree.

Tom kendini kapının arkasına sakladı.

Tom hid himself behind the door.

O, onu kapının arkasına sakladı.

He hid it behind the door.

Tom arkasında bazı belgeler sakladı.

Tom hid some papers behind his back.

Tom parasını yatağının altına sakladı.

Tom hid his money under his mattress.

Tom kendini perdenin arkasına sakladı.

Tom hid himself behind the curtain.

Tom onu kapının arkasına sakladı.

Tom hid it behind the door.

Fadıl, Leyla'nın cesedini dondurucuda sakladı.

Fadil stored Layla's body in a freezer.

Tom bıçağını yatağın altına sakladı.

Tom hid his knife under the mattress.

Tom evinde çok para sakladı.

Tom kept a lot of cash in his house.

Tom bıçağı yatağının altına sakladı.

Tom hid the knife under his bed.

Tom, Mary'den çaldığı kolyeyi sakladı.

Tom hid the necklace that he'd stolen from Mary.

- Tom çalınmış gitarı yatağının altına sakladı.
- Tom çalıntı gitarı yatağının altına sakladı.

Tom hid the stolen guitar under his bed.

- Tom Mary'nin bebeğini kapının arkasına sakladı.
- Tom Mary'nin oyuncak bebeğini kapının arkasına sakladı.

Tom hid Mary's doll behind the door.

Küçük kız kardeşimin tüm oyuncaklarını sakladı.

He deprived my little sister of all her toys.

O, o sırrı neredeyse herkesten sakladı.

She kept that secret from nearly everyone.

O yüzünü bir peçenin arkasına sakladı.

She hid her face behind a veil.

Tom parayı iç çamaşırı çekmecesinde sakladı.

Tom hid the money in his underwear drawer.

Tom onu bir sır olarak sakladı.

Tom kept it a secret.

Tom çalınan yüzüğü bir çorapta sakladı.

Tom hid the stolen ring in a sock.

Tom son kurşunu kendisi için sakladı.

Tom saved the last bullet for himself.

Dan silahı kilitli bir dolaba sakladı.

Dan hid the gun in a locker.

Sami marihuanayı bir motel odasında sakladı.

Sami stashed the marijuana in a motel room.

Sami arabasını bir ağaç korusuna sakladı.

Sami hid his car in a grove of trees.

- Sami burada sakladı.
- Sami burada gizlendi.

Sami hid here.

Güvenlik için kadın, değerli şeylerini bankada sakladı.

She kept her valuables in the bank for safety.

O, zor günler için biraz para sakladı.

- She put by some money for a rainy day.
- She put some money away for a rainy day.

O, gözden uzak bir yere sözlüğünü sakladı.

He hid his dictionary out of sight.

Tom silahını buzdolabının üstündeki kurabiye kavanozuna sakladı.

Tom hid the gun in the cookie jar on top of the refrigerator.

O duygularını sakladı ve istekliymiş gibi davrandı.

He hid his emotions and pretended to be enthusiastic.

Tom Mary'nin ona gönderdiği mektupların hepsini sakladı.

Tom saved all of the letters Mary sent him.

Tom Mary'nin ona gönderdiği her mektubu sakladı.

- Tom saved every letter that Mary sent him.
- Tom saved every letter Mary sent him.

Tom Mary'nin ona yazdığı her mektubu sakladı.

Tom kept every letter Mary wrote him.

O, yanan yanaklarını genç adamın kucağında sakladı.

She hid her burning cheeks in the bosom of the young man.

Dan, Linda'nın yatak odasındaki cinayet silahını sakladı.

Dan hid the murder weapon in Linda's bedroom.

O benden bunu, bir sır olarak sakladı.

He kept it hidden from me.

Tom çocukların Noel hediyelerini kanepenin arkasına sakladı.

Tom hid the children's Christmas presents behind the couch.

Tom silahı çekmecedeki bazı çorapların altına sakladı.

Tom hid the gun under some socks in the drawer.

Polis bir dinleme cihazını suçlunun arabasına sakladı.

The police hid a listening device in the criminal's car.

Çocuğunun doğum günü hediyesini koltuğun arkasına sakladı.

He hid his child's birthday present behind the couch.

Mektubu dikkatle sakladı böylece hiç kimse onu görmedi.

- She hid the letter carefully so that no one should see it.
- She hid the letter carefully so no one would see it.