Translation of "Söylemesini" in English

- Tom'dan şarkı söylemesini istiyorum.
- Tom'un şarkı söylemesini istiyorum.

I want Tom to sing a song.

- Ona kendisini sevdiğini söylemesini istedi.
- Onun kendisini sevdiğini söylemesini istedi.
- Ondan kendisini sevdiğini söylemesini istedi.

She wanted him to tell her that he loved her.

Onun şarkı söylemesini duydu.

She heard him sing.

Tom'un yalan söylemesini isteyemem.

I can't ask Tom to lie.

Tom'un ne söylemesini bekliyordunuz?

What did you expect Tom to say?

Tom'a onu söylemesini söylemedim.

I didn't tell Tom to say that.

Onların onu söylemesini söylemedim.

I didn't tell them to say that.

Ona onu söylemesini söylemedim.

I didn't tell him to say that.

Ondan yalan söylemesini isteyemem.

I can't ask him to lie.

Onun yalan söylemesini isteyemem.

I can't ask her to lie.

Birinin şarkı söylemesini duyuyorum.

I hear someone singing.

Tom'un şarkı söylemesini istedim.

I asked Tom to sing.

Tom'dan şarkı söylemesini istemedim.

I didn't ask Tom to sing.

Tom'dan şarkı söylemesini istemelisin.

You should ask Tom to sing.

Tom'un şarkı söylemesini istemiyorum.

I don't want Tom to sing.

Tom'un yalan söylemesini istemedim.

I didn't ask Tom to lie.

Tom'un şarkı söylemesini beklemiyordum.

I didn't expect Tom to sing.

RH: İnsanların doğruyu söylemesini istiyoruz

RH: Yeah, we want people to speak the truth.

Onun bir şarkı söylemesini istiyorum.

I want him to sing a song.

Keşke Tom'un şarkı söylemesini duyabilseydin.

- I wish you could've heard Tom sing.
- I wish you could have heard Tom sing.

Birinin sana yalan söylemesini durduramazsın.

You can't stop someone from lying to you.

Tom'un hatalı olduğunu söylemesini istiyorum.

- I want Tom to say that he was wrong.
- I want Tom to say he was wrong.

Tom'un düğünümüzde şarkı söylemesini istemiyorum.

I don't want Tom singing at our wedding.

Umarım söylemesini istediğim şarkıyı söyler.

I hope he sings the song I asked him to sing.

Tom Mary'ye gerçeği söylemesini söyledi.

Tom told Mary to tell the truth.

Tom Mary'nin şarkı söylemesini dinledi.

Tom listened to Mary singing.

Tom'un onu sana söylemesini istedim.

I told Tom to tell you that.

Lütfen Tom'a gerçeği söylemesini söyle.

Please tell Tom to tell the truth.

Ona onu sana söylemesini söyledim.

I told him to tell you that.

Ona onu sana söylemesini istedim.

I told her to tell you that.

Tom Mary'nin yalan söylemesini söyledi.

Tom told Mary to lie.

Tom Mary'nin düşündüğünü söylemesini durduramıyor.

Tom can't stop Mary from saying what she thinks.

Tom Mary'nin gerçeği söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to tell the truth.

Tom'dan birkaç şarkı söylemesini istedim.

I've asked Tom to sing a couple of songs.

Tom'un bizimle şarkı söylemesini istiyoruz.

We want Tom to sing with us.

Sanırım Tom'dan şarkı söylemesini isteyebiliriz.

I suppose we could ask Tom to sing.

Tom'dan şarkı söylemesini istememem gerekirdi.

I shouldn't have asked Tom to sing.

Tom'un düğünümüzde şarkı söylemesini istiyorum.

I want Tom to sing at our wedding.

Tom'un şarkı söylemesini dinlemek istemedim.

I didn't want to listen to Tom singing.

Tom'dan şarkı söylemesini kim istedi?

Who asked Tom to sing?

Tom'a şarkı söylemesini kim söyledi?

Who told Tom to sing?

Tom Mary'den şarkı söylemesini istedi.

Tom asked Mary to sing.

Tom, Mary'ye yalan söylemesini söyledi.

Tom has told Mary to lie.

Tom Mary'nin yalan söylemesini bekledi.

Tom expected Mary to lie.

Kim Tom'un yalan söylemesini söyledi?

Who told Tom to lie?

Tom'un partimde şarkı söylemesini istemiyorum.

I don't want Tom to sing at my party.

Tom'un benimle şarkı söylemesini istiyorum.

I want Tom to sing with me.

Tom Mary'nin onunla şarkı söylemesini istiyordu.

Tom wanted Mary to sing with him.

Tom Mary'nin bir şey söylemesini bekledi.

Tom waited for Mary to say something.

Tom Mary'nin birkaç söz söylemesini istedi.

Tom asked Mary to say a few words.

Tom, Mary'den telefon numarasını söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to tell him her phone number.

Lütfen Tom'a gerçeği söylemesini tavsiye et.

Please advise Tom to tell the truth.

Tom'un söylemesini söylediğin şey bu mu?

Is that what you told Tom to say?

Tom'un onu söylemesini istedin, değil mi?

You told Tom to say that, didn't you?

Tom'un bana bir şey söylemesini istemiyorum.

I don't need Tom to tell me anything.

Siz arkadaşlaın şarkı söylemesini dinlemeyi seviyorum.

I love listening to you guys sing.

Tom Mary'nin kendisini sevdiğini söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to say that she loved him.

Tom'un bana ne yapacağımı söylemesini bekliyorum.

I've been waiting for Tom to tell me what to do.

Lincoln'un birkaç kelime söylemesini rica etti.

He asked Lincoln to say a few words.

O onun kendini sevdiğini söylemesini istedi.

She wanted him to say that he loved her.

O, onun hesabı ödeyeceğini söylemesini istedi.

She wanted him to say that he would pay the bill.

Onun kendisine bir şarkı söylemesini istedi.

She wanted him to sing her a song.

Tom Mary'nin şarkı söylemesini dinlemekten hoşlanır.

Tom likes to listen to Mary sing.

Tom Mary'nin barlarda şarkı söylemesini onaylamadı.

Tom disapproved of Mary singing in bars.

Tom Mary'den ona fikrini söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to tell him her opinion.

Tom'dan şarkı söylemesini rica ettiğini duydum.

I heard you ask Tom to sing.

Tom neden Mary'den şarkı söylemesini istedi?

Why did Tom ask Mary to sing?

Umarım Tom söylemesini istediğim şarkıyı söyler.

I hope Tom sings the song I asked him to sing.

Tom, Mary'ye kendisini sevdiğini söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to tell him that she loved him.

Tom'un bizim için şarkı söylemesini istiyoruz.

We want Tom to sing for us.

Tom, Mary'nin ona gerçeği söylemesini istedi.

Tom asked Mary to tell him the truth.

Tom'un bunun hakkında yalan söylemesini bekledim.

I'd expected Tom to lie about that.

Tom'dan benim için yalan söylemesini istemeyeceğim.

I won't ask Tom to lie for me.

Neden Tom'dan bir şarkı söylemesini istemiyoruz?

Why don't we ask Tom to sing a song?

- Tom, Mary'nin John'a bir şey söylemesini istemiyor.
- Tom Mary'nin John'a bir şey söylemesini istemiyor.

Tom doesn't want Mary to say anything to John.

Tom Mary'nin ona ihtiyacı olduğunu söylemesini istiyor.

Tom wants Mary to say that she needs him.

Tom'un onunla ne kastettiğini bana söylemesini istiyorum.

I want Tom to tell me what he meant by that.

Tom'un işimi nasıl yöneteceğimi bana söylemesini istemiyorum.

I don't want Tom telling me how to run my business.

Tom'dan sırrı bana söylemesini istedim, ama söylemedi.

I asked Tom to tell me the secret, but he wouldn't.

Tom Mary'nin ona onu sevdiğini söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to tell him she loved him.

Tom Mary'nin ona ne yapacağını söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to tell him what to do.

Tom Mary'nin nerede olduğunu ona söylemesini istedi.

- Tom wished that Mary would tell him where she'd been.
- Tom wished Mary would tell him where she'd been.

Tom Mary'nin partiye gitmediğini ona söylemesini diledi.

- Tom wished Mary had told him that she wasn't going to the party.
- Tom wished Mary had told him she wasn't going to the party.
- Tom wished that Mary had told him she wasn't going to the party.

Gerçekten Tom'un sana gerçeği söylemesini bekliyor muydun?

Did you really expect Tom to tell you the truth?

Tom Mary'nin onun partisinde şarkı söylemesini istemiyor.

Tom doesn't want Mary to sing at his party.

Tom Mary'nin ne söylemesini istediğini merak ediyordu.

Tom wondered what Mary wanted him to say.

Tom'un şarkı söylemesini dinlemeliydin. O gerçekten iyiydi.

- You should've heard Tom sing. He was really good.
- You should have heard Tom sing. He was really good.

Gerçekten Tom'un sana gerçeği söylemesini bekliyor musun?

Do you really expect Tom to tell you the truth?

Tom Mary'nin ona daha önce söylemesini istedi.

Tom wished Mary had told him earlier.

Tom Mary'nin kendisinin favori şarkısını söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to sing his favorite song.

Tom, Mary'nin onun ne söylemesini istediğini bilmiyor.

Tom doesn't know what Mary wants him to say.

Tom Mary'nin onun ne söylemesini istediğini bilmiyordu.

Tom didn't know what Mary wanted him to say.

Tom Mary'nin onun yalan söylemesini söylediğini söyledi.

- Tom said Mary told him to lie.
- Tom said that Mary told him to lie.

Belki de Tom Mary'nin yalan söylemesini istedi.

Maybe Tom asked Mary to lie.

Tom, Mary'nin onun partisinde şarkı söylemesini istemedi.

Tom didn't want Mary to sing at his party.

Tom, Mary'nin ona bir şarkı söylemesini istedi.

Tom wanted Mary to sing him a song.