Translation of "Oynayacağını" in English

Nasıl oynayacağını sana öğretebilirim.

I can teach you how to play.

Tom nasıl satranç oynayacağını bilmiyor.

Tom doesn't know how to play chess.

Tom nasıl satranç oynayacağını biliyor.

Tom knows how to play chess.

Tom bizimle tenis oynayacağını söyledi.

- Tom said he'd play tennis with us.
- Tom said that he'd play tennis with us.

O, nasıl beyzbol oynayacağını biliyor.

He knows how to play baseball.

Tom nasıl poker oynayacağını bilmiyor.

Tom doesn't know how to play poker.

Tom nasıl golf oynayacağını bilmiyor.

Tom doesn't know how to play golf.

Bizimle birlikte tenis oynayacağını söyledi.

She said she'd play tennis with us.

Çin'in aktif bir rol oynayacağını düşünüyorum.

I think that China will play an active role.

Tom Mary'ye nasıl golf oynayacağını öğretti.

Tom taught Mary how to play golf.

Tom Mary'ye nasıl satranç oynayacağını öğretti.

Tom taught Mary how to play chess.

Tom bu oyunu nasıl oynayacağını bilmiyor.

Tom doesn't know how to play this game.

Tom yağmur yağsa bile golf oynayacağını söylüyor.

- Tom says he'll play golf even if it rains.
- Tom says that he'll play golf even if it rains.

Sanırım Tom çin dominosunu nasıl oynayacağını bilir.

Tom knows how to play mahjong, I think.

Tom'un Çin dominosunu nasıl oynayacağını bildiğini düşünmüyordum.

- I didn't think Tom knew how to play mahjong.
- I didn't think that Tom knew how to play mahjong.

Sanırım Tom bu oyunu nasıl oynayacağını bilmiyor.

- I think Tom doesn't know how to play this game.
- I think that Tom doesn't know how to play this game.

Tom'un bu öğleden sonra bizimle tenis oynayacağını duydum.

I heard that Tom is going to play tennis with us this afternoon.

Emet futbolla çok ilgilidir ama basitçe nasıl oynayacağını bilmiyor.

Emet is very interested in soccer, but simply does not know how to play.

- Satranç oynamayı biliyor musun?
- Satrancı nasıl oynayacağını biliyor musun?
- Satrancın nasıl oynandığını biliyor musun?

Do you know how to play chess?

- Bence Tom bu oyunu nasıl oynayacağını bilmiyor.
- Bence Tom bu oyunun nasıl oynanacağını bilmiyor.
- Bence Tom bu oyunu oynamayı bilmiyor.

- I think Tom doesn't know how to play this game.
- I think that Tom doesn't know how to play this game.