Translation of "Havladığını" in English

0.005 sec.

Examples of using "Havladığını" in a sentence and their english translations:

Köpeğin havladığını duydu.

He heard the dog barking.

Tom köpeğin havladığını duydu.

- Tom heard the dog barking.
- Tom heard a dog barking.

Uzakta bir köpeğin havladığını duydum.

I heard a dog barking in the distance.

Ormanda bir köpeğin havladığını duydum.

I hear a dog barking in the woods.

Köpeğimizin bütün gece havladığını duydum.

I heard our dog barking all night.

Köpeklerin neden havladığını merak ediyorum.

I wonder why the dogs are barking.

Bütün gece boyunca köpeğin havladığını duyabildim.

I could hear the dog barking all night long.

Köpeğimin havladığını duydum, bu yüzden perdeleri açtım ve dışarı baktım.

I heard my dog barking, so I opened the curtains and looked outside.

- Tom bir köpek havlaması duydu.
- Tom bir köpeğin havladığını duydu.

Tom heard a dog barking.

Tom köpeğinin havladığını duydu, bu yüzden işleri kontrol etmek için yataktan çıktı.

Tom heard his dog barking, so he got out of bed to check things out.