Translation of "Haftadır" in English

Bir haftadır hastanedeydim.

- I was in the hospital for a week.
- I was in hospital for a week.

İki haftadır diyetteyim.

I have been on a diet for two weeks.

Bir haftadır hastaydı.

She was ill for a week.

Bir haftadır buradayım.

- I have been here for a week.
- I've been here for a week.

Üç haftadır hasta.

She has been sick for three weeks.

Dört haftadır tatildeyim.

I'm on holiday for four weeks.

Teslimat altı haftadır.

Delivery is six weeks.

Üç haftadır buradayız.

We've been here for three weeks now.

Birkaç haftadır Avustralya'dayım.

I'm in Australia for a few weeks.

Üç haftadır buradayım.

I've been here for three weeks.

Üç haftadır hastayım.

I've been sick for three weeks.

Üç haftadır Boston'dayım.

I've been in Boston for three weeks.

Üç haftadır Boston’daydım.

I was in Boston for three weeks.

Üç haftadır diyetteyim.

I've been on a diet for three weeks.

Bir haftadır kar yağıyor.

It had been snowing for a week.

O, bir haftadır hastadır.

She has been sick for a week.

Bir haftadır okulda yoktu.

He was absent from school for a week.

Bir haftadır okula gidemedim.

I have not been able to go to school for a week.

Bir haftadır yatakta hastaydı.

He has been sick in bed this past week.

Tom bir haftadır Boston'da.

Tom has been in Boston for a week now.

O bir haftadır hastanedeydi.

He was in the hospital for a week.

Hava bir haftadır iyidir.

- It has been fine for a week.
- It's been fine for a week.

Tom üç haftadır kayıp.

- Tom has been missing three weeks.
- Tom has been missing for three weeks.

Tom üç haftadır izinli.

Tom has been on leave for three weeks.

Tom üç haftadır cezalı.

Tom has been grounded for three weeks.

Bir haftadır burada çalışıyorum.

I have worked here for a week.

Birkaç haftadır Tom'u görmedim.

I haven't seen Tom for a few weeks.

Üç haftadır Tom'la konuşmadım.

I haven't spoken to Tom in three weeks.

Hava iki haftadır kötüydü.

The weather has been bad for two weeks.

Bu bir haftadır orada.

It's been in there for a week.

Bir haftadır işe gelmiyor.

He has been absent from work for a week.

Tom bir haftadır hasta.

Tom has been sick for a week.

O birkaç haftadır kayıp.

She had been missing for a couple of weeks.

O bir haftadır yıkanmadı.

- He didn't wash for a week.
- He didn't wash himself for a week.

Biz üç haftadır buradayız.

We have been here for three weeks.

Tom üç haftadır hastanedeydi.

- Tom was in the hospital for three weeks.
- Tom stayed in the hospital for three weeks.

Tom üç haftadır hastanede.

Tom has been in the hospital for three weeks.

Hava iki haftadır sıcaktı.

It was hot for two weeks.

Tom üç haftadır hasta.

Tom has been sick for three weeks.

Yaklaşık üç haftadır buradayım.

- I have been here for about three weeks.
- I've been here for about three weeks.

Bir haftadır yatakta hastadır.

He has been ill in bed for a week.

Tom üç haftadır orada.

Tom has been there for three weeks.

Tom üç haftadır burada.

Tom has been here for three weeks.

Tom üç haftadır çalışamadı.

Tom wasn't able to work for three weeks.

O üç haftadır hastaydı.

She was ill for three weeks.

Bunu kaç haftadır yapıyorsun?

How many weeks have you been doing that?

Saçlarımı bir haftadır yıkamadım.

I haven't washed my hair in a week.

Tom üç haftadır uzaklarda.

Tom has been away for three weeks.

Bir haftadır grip yüzünden yataktayım.

I've been laid up with flu for the last week.

O, bir haftadır yatakta hastadır.

She has been sick in bed for a week.

Hayır, onu üç haftadır görmüyorum.

No, I haven't seen her for three weeks.

Yaklaşık bir haftadır yağmur yağmaktadır.

It's been raining for about a week.

Tom sadece bir haftadır buradaydı.

Tom has only been here a week.

Tom birkaç haftadır ofisin dışındaydı.

Tom has been out of the office for a couple weeks.

Bir haftadır kendimi kötü hissediyorum.

I've been feeling bad for a week.

Üç haftadır Tom'dan haber almadım.

I haven't heard from Tom in three weeks.

Biz sadece üç haftadır çıkıyoruz.

We've only been dating three weeks.

Üç haftadır bunun üzerinde çalışıyorum.

I've been working on this for three weeks.

Tom bir haftadır evde değildi.

Tom hasn't been home in a week.

Tom neredeyse bir haftadır kayıp.

Tom has been gone almost a week.

Tom neredeyse üç haftadır kayıp.

Tom has been missing almost three weeks.

Hastalığı nedeniyle altı haftadır hastanedeydi.

She was in the hospital for six weeks because of her illness.

Tom son üç haftadır Boston'daydı.

Tom has been in Boston for the last three weeks.

Yalnızca üç haftadır burada bulunuyorum.

You've only been here for three weeks.

Bu bir haftadır devam ediyor.

This has been going on for a week.

Tom bir haftadır okula gitmedi.

Tom hasn't been in school for a week.

Tom bir haftadır yatakta hasta.

Tom has been sick in bed for a week now.

Milton bir haftadır iyi uyumuyor.

Milton hasn't slept well for a week.

Ben iki haftadır Luis'le konuşmuyorum.

I haven't spoken with Luis for two weeks.

Bir haftadır ondan haber almadım.

I didn't hear from her for a week.

George altı haftadır orada yaşıyor.

George has lived there for six weeks.

Ben altı haftadır burada yaşıyorum.

I have lived here for six weeks.

Ben bir haftadır burada bulunuyorum.

I have been here for one week.

Tom üç haftadır okula gidemiyor.

Tom hasn't been able to go to school for three weeks.

Şüpheli üç haftadır dağlarda saklanıyordu.

The suspect was hiding out in the mountains for three weeks.

Tom iki haftadır saçını yıkamadı.

Tom hasn't washed his hair for two weeks.

Tom'un bacağı birkaç haftadır alçıda.

Tom has had his leg in a cast for a few weeks now.

Tom bir haftadır banyo yapmadı.

Tom didn't take a bath for a week.

Tom yaklaşık bir haftadır Boston'da.

- Tom has been in Boston about a week.
- Tom has been in Boston for about a week.

Tom şimdi üç haftadır hastanede.

Tom has been in the hospital for three weeks now.

Onu yaklaşık bir haftadır yapıyorum.

I've been doing that for about a week.

Onu yaklaşık üç haftadır yapıyorum.

I've been doing that for about three weeks.

Sami altı haftadır saçını yıkamadı.

Sami hasn't washed his hair in six weeks.

Sıcaklık bir haftadır her gün arttı.

The temperature rose every day for a week.

Bir haftadır doyurucu bir yemek yemedim.

I haven't had a square meal for a week.

Son iki haftadır burada yağmur yok.

There has been no rain here for the past two weeks.

Tom Mary'yi sadece birkaç haftadır tanıyor.

Tom has only known Mary for a few weeks.

Üç haftadır, o hiçbir şey yemedi.

For three weeks, he ate nothing at all.

Bütün haftadır seninle irtibata geçmeye çalışıyorum.

I've been trying to contact you all week.

Onlar son üç haftadır denizde bulunuyorlar.

They've been at sea for the past three weeks.

Tom bir haftadır katı gıda yiyemedi.

Tom couldn't eat solid food for a week.

Bir haftadır kötü soğuk algınlığı çekiyorum.

I had a bad cold for a week.