Translation of "Gitsek" in English

Nereye gitsek? Nereye gitsek?

Where shall we go? Where shall we go?

- Arabayla gitsek ya.
- Arabayla gitsek?
- Arabayla gitsek ya?

Why don't we go by car?

Gitsek iyi olur.

We'd better get going.

Keşke beraber gitsek.

I wish we were going together.

Pikniğe gitsek ya.

- Let's go to the picnic.
- Why don't we go to the picnic?

Sinemaya gitsek ya.

Why don't we go to the cinema?

Sanırım gitsek iyi olur.

- I think we'd better be going.
- I think that we'd better be going.

Biz gitsek iyi olur.

- We'd better go.
- We better go.

Gitsek iyi olur, Tom.

We'd better go, Tom.

Şimdi gitsek iyi olur.

We'd better get going now.

- Pikniğe gidelim.
- Pikniğe gitsek ya.

Let's go to the picnic.

Şimdi eve gitsek iyi olur.

We'd better go home now.

- Boston'a gidelim.
- Boston'a gitsek ya.

Let's go to Boston.

Tom'u almaya gitsek iyi olur.

We'd better go pick up Tom.

Tom'u bulmaya gitsek iyi olur.

We'd better go find Tom.

Onu almaya gitsek iyi olur.

We'd better go pick up her.

Onları almaya gitsek iyi olur.

We'd better go pick up them.

Onları aramaya gitsek iyi olur.

We'd better go look for them.

Onları bulmaya gitsek iyi olur.

We'd better go find them.

Onu bulmaya gitsek iyi olur.

We'd better go find him.

Tom'u aramaya gitsek iyi olur.

We'd better go look for Tom.

Gitsek iyi olur gibi görünüyor.

It looks like we'd better leave.

Erken gitsek daha iyi olur.

We'd better leave early.

Tom'a yardım etmeye gitsek iyi olur.

We'd better go help Tom.

Onu kontrol etmeye gitsek iyi olur.

We'd better go check on it.

Belki Tom'u aramaya gitsek iyi olur.

Maybe we'd better go look for Tom.

- Bir sinemaya gidelim.
- Sinemaya gitsek ya.

- Let's go to a movie.
- Let's go to the cinema.

Onlara yardım etmeye gitsek iyi olur.

We'd better go help them.

Ona yardım etmeye gitsek iyi olur.

We'd better go help him.

Biz onu bulmaya gitsek iyi olur.

We'd better go find her.

Ne zaman Boston'a gitsek Tom'la kalırız.

We stay with Tom whenever we go to Boston.

Biz biraz geri gitsek iyi olur.

We'd better go back a little.

- Hadi sinemaya gidelim.
- Sinemaya gitsek ya.

- Let's go to a movie.
- Let's go to the cinema.

Burada beklemektense eve gitsek iyi olur.

We had better go home rather than wait here.

- Neden Boston'a gitmiyoruz?
- Boston'a gitsek ya.

- Let's go to Boston.
- Why don't we go to Boston?

Okuldan kaçıp sahile gitsek nasıl olur?

- How about we bunk off school and go to the beach?
- How about we skive off school and go to the beach?

Okulu asıp sahile gitsek nasıl olur?

- How about we bunk off school and go to the beach?
- How about we skive off school and go to the beach?

- Tom geliyor. Gitsek iyi olacak.
- Tom geliyor. En iyisi gidelim.
- Tom geliyor. Gitsek iyi olur.

Tom is coming. We'd better go.

Geç oluyor, bu yüzden gitsek iyi olur.

It's getting late, so we'd better get going.

Oraya gitsek ve Tom'u alsak iyi olur.

We'd better go in there and get Tom.

Akşam yemeği muhtemelen hazır, bu yüzden acele eve gitsek iyi olur.

Dinner is probably ready, so we had better hurry home.

Çok yakında bu molayı sona erdirsek ve işe geri gitsek iyi olur.

Pretty soon we'd better wrap up this break and get back to work.