Translation of "Gülen" in English

Gülen gözler,

Laughing eyes,

Tom gülen kişidir.

Tom is the one laughing.

Gelelim gülen adam filmine

Let's come to the laughing man movie

Son gülen iyi güler.

- He laughs best who laughs last.
- He who laughs last laughs best.

Gülen bir kişi mutludur.

A person who laughs is happy.

İnsan gülen tek hayvandır.

Man is the only animal that laughs.

Tom gülen tek kişiydi.

Tom was the only one who laughed.

Son gülen, iyi güler.

- He laughs best who laughs last.
- He who laughs last laughs best.

İnsanlar gülen tek hayvanlardır.

Humans are the only animals that laugh.

Tom son gülen oldu.

Tom got the last laugh.

Gülen bir kız önümüzde duruyordu.

A laughing girl was standing before us.

Gülen tek kişi Tom değil.

Tom isn't the only one who laughed.

Bir de, bir gülen yüzüm var.

And then, I got a smiley face.

Tom Mary'nin fıkralarına gülen tek kişi.

Tom is the only one who laughs at Mary's jokes.

Baktı ki herkes ona gülen adam diyor, oda gülen adam isminde bir film çekti

He looked at everyone calling him a man who smiled, he made a movie called the man who smiles in the room

Biz onu hep gülen adam olarak tanıdık

we always know him as a smiling man

Dikkat et, o adam yüzüne gülen kuyunu kazan biri.

Watch outーthat guy is a real snake in the grass.

Tom üzerinde gülen bir yüzü olan sarı bir tişört giydi.

Tom wore a yellow T-shirt with a smiley face on it.

O zaman o gülen yüzün aniden çatık kaşlı bir yüz olduğunu hatırlar gibi oluruz.

then we'd suddenly seem to remember it was a frowning face.