Translation of "Ehliyetini" in English

Ehliyetini gördüm.

I've seen your driver's license.

Ehliyetini görebilir miyim?

May I see your license?

Tom ehliyetini kaybetti.

Tom lost his driver's license.

Ehliyetini görebilir miyim, lütfen?

Can I see your license, please?

Lütfen bana ehliyetini göster.

Show me your driving license, please.

Tom sadece ehliyetini aldı.

Tom just got his driver's license.

Tom ehliyetini almak istiyor.

Tom wants to get his driver's license.

Tom henüz ehliyetini almadı.

Tom hasn't gotten his driver's license yet.

Tom ehliyetini kaybedebileceğinden endişeliydi.

Tom was worried that he might lose his license.

Ben ehliyetini görmek istiyorum.

I want to see your driver's license.

Senin sürücü ehliyetini görelim.

Let me see your driver's license.

Tom ehliyetini kaybetmek istemedi.

Tom didn't want to lose his license.

Tom ehliyetini polise gösterdi.

Tom showed his driver's license to the policeman.

Leyla ehliyetini evde unuttu.

Layla forgot her driver's license at home.

Tom'un ehliyetini yenilemesi gerekiyor.

Tom needs to renew his driver's license.

Tom ehliyetini evde bıraktı.

Tom left his driver's license at home.

Ben senin ehliyetini görebilir miyim?

Can I see your driver's license?

Tom Mary'ye ehliyetini yenilemesini hatırlattı.

Tom reminded Mary to renew her driver's license.

Gerçekten ehliyetini iptal ettirecek misin?

Are you really going to get your license revoked?

Tom'un ehliyetini zaten aldığını düşünüyordum.

- I thought Tom already had his driver's license.
- I thought that Tom already had his driver's license.

Tom sürücü ehliyetini evde unuttu.

Tom forgot his driver's license at home.

İki hafta önce ehliyetini yeniledi.

He renewed his driver's license two weeks ago.

Sürücü ehliyetini iptal ettirmişsin diye duydum.

I hear you had your driver's license canceled.

Tom ehliyetini alabildiği için çok sevindim.

- I'm so glad Tom was able to get his driver's license.
- I'm so glad that Tom was able to get his driver's license.

Kenara çek ve bana ehliyetini göster.

Pull over and show me your driver's license.

Mary çantasına uzandı ve ehliyetini çıkardı.

Mary reached inside her purse and pulled out her license.

Tom cüzdanını açtı ve ehliyetini çıkardı.

Tom opened his wallet and pulled out his driver's license.

Tom arkadaşlarından birinin ehliyetini görmesini istemedi.

Tom didn't want any of his friends to see his driver's license.

Tom'un ehliyetini neden kaybettiğini biliyor musun?

Do you know why Tom lost his license?

Polis memuru Tom'un ehliyetini görmek istedi.

The officer asked to see Tom's driver's license.

Tom'a sürücü ehliyetini görüp göremeyeceğimi sordum.

I asked Tom if I could see his driver's license.

Tom'un ehliyetini ne zaman aldığını biliyor musun?

Do you know when Tom got his driver's license?

Tom en kısa sürede ehliyetini almak istedi.

Tom wanted to get his driver's license as soon as he could.

Tom ehliyetini çıkardı ve polis memuruna uzattı.

Tom took out his driver's license and handed it to the police officer.

O herkesten daha az zamanda ehliyetini aldı.

He got his driving licence in less time than anyone.

Tom üç hafta önce sürücü ehliyetini aldı.

Tom renewed his driver's license three weeks ago.

Tom cüzdanını çıkardı ve sürücü ehliyetini aldı.

Tom pulled out his wallet and took out his driver's license.

Tom ehliyetini çıkardı ve onu polis memuruna gösterdi.

Tom pulled out his driver's license and showed it to the police officer.

- Sürücü ehliyetinizi görebilir miyim?
- Sürücü ehliyetini görebilir miyim?

Can I see your driving license?

Tom cüzdanını çıkardı ve ehliyetini polis memuruna gösterdi.

Tom pulled out his wallet and showed his license to the police officer.

Kadının biri geçen gün mağazada alışveriş yaparken ehliyetini kaybetmiş.

A woman lost her driver's license while she was shopping the other day at a department store.

Tom elinden geldiği kadar en kısa sürede ehliyetini almak istiyor.

Tom wants to get his driver's license as soon as he can.

Yeni bir tane almak için eski ehliyetini teslim etmen gerekir.

You must turn in your old license in order to get a new one.

Tom dün ön ehliyetini aldı, bu yüzden araba sürmeyi pratik yapmak için babası ile birlikte dışarıda.

Tom got his learner's permit yesterday, so he's out with his father practicing driving.