Translation of "Dehşet" in English

Bu dehşet.

This is horrible.

Dehşet içinde bağırdı.

He cried out in alarm.

Bu dehşet verici.

- This is horrible.
- This is terrible.
- This is appalling.

O dehşet verici.

That's terrifying.

Çevrenin tahribi dehşet vericidir.

The destruction of the environment is appalling.

Dehşet içinde ona sarıldı.

She threw her arms around him in horror.

Tom dehşet içinde izledi.

Tom watched in horror.

Dehşet veren bir şeydi.

It was an object of terror.

Bu yol dehşet verici.

This road is terrible.

Ben dehşet içinde geriledim.

I recoiled in horror.

İngiltere'deki ayaklanma dehşet verici.

The rebellion in England is frightening.

Dehşet verici ve şok ediciydi.

was one of shock and terror.

Hayal edemeyeceğimiz raddede dehşet verici.

is an individual story of horror at a level that we cannot imagine.

Hepimiz dehşet verici rakamları biliyoruz.

Look, we all know the shocking numbers.

Büyük bir dehşet içerisinde inceliyor

examines in great horror

Bana dehşet verici ayrıntıları ver.

Spare me the grisly details.

Bu ne kadar dehşet verici?

How awesome is that?

Tom dehşet içinde çığlık attı.

- Tom screamed in horror.
- Tom screamed in terror.

Bu onun için dehşet verici bir travmaymış.

It was a terrible trauma for her.

Bir zamanlar, bu dehşet, nesnelerin insanlardan öncelikli

There was a debate at the time that the horror expressed

Sami'nin malikânesi bir dehşet evi haline geldi.

Sami's mansion became a house of horrors.

Ve çok rahatlatıcı oldukları için bu sözler dehşet verici.

Because it makes you feel relieved, that word is awful.

Çocuklar yol boyunca farklı hayaletevlerden dehşet içinde koşarak geldiler.

Children came running in terror from the different spookhouses along the street.

...dehşet verici bir yere dönüşebilir. Derinlerde nelerin yattığından korkan çoktur.

can be a terrifying place. Many fear what lies beneath.

Norveç'te yaşanan katliam ve son günlerde İngiltere'deki ayaklanma ve yağma, dünyanın içine sürüklendiği durum itibarı ile dehşet vericidir.

The massacre in Norway and the recent rebellion and the booty in England, are dreadful in consideration of the circumstances that the world drifted into.