Translation of "Cadılar" in English

0.007 sec.

Examples of using "Cadılar" in a sentence and their english translations:

Cadılar ağlamaz.

Witches don't cry.

Cadılar yoktur.

Witches don't exist.

Cadılar Bayramı cadılar ve hayaletler zamanıdır.

Halloween is the time of witches and ghosts.

Cadılar bayramı yakında.

Halloween is around the corner.

Cadılar Bayramı bitti!

Halloween is over!

Cadılar Bayramını severim.

I love Halloween.

Anchorage, Alaska'da Cadılar Bayramı.

Halloween in Anchorage, Alaska.

Cadılar Bayramı kutlu olsun!

Happy Halloween!

Cadılar Bayramından nefret eder.

She hates Halloween.

Cadılar Bayramını birlikte kutlamalıyız.

We should celebrate Halloween together.

Cadılar Bayramı ne zaman?

When is Halloween?

Cadılar bayramının eli kulağında.

Halloween is just around the corner.

Cadılar Bayramından nefret ediyorum.

I hate Halloween.

Cadılar bayramı ekimde kutlanır.

Halloween's celebrated in October.

Cadılar bayramı partisine gittim.

I went to a Halloween party.

Çocuklar cadılar bayramını seviyor.

Children love Halloween.

Cadılar Bayramı sonunda burada!

Halloween is finally here!

Cadılar süpürge üzerinde uçarlar.

Witches fly on broomsticks.

- Cadılar Bayramı için hazır mısın?
- Cadılar Bayramı için hazır mısınız?

Are you ready for Halloween?

- Sana eğlence dolu bir Cadılar bayramı diliyorum.
- Mutlu Cadılar Bayramı!

Wishing you a Halloween filled with fun.

- Cadılar Bayramı sadece birkaç gün uzaklıktadır
- Cadılar Bayramı'na sadece birkaç gün kaldı.
- Cadılar Bayramı'na yalnızca birkaç gün var.

Halloween is just a few days away.

Cadılar Bayramı için ne yapıyorsun?

What are you doing for Halloween?

Cadılar bayramı partinizi iple çekiyorum.

I'm looking forward to your Halloween party.

O Cadılar bayramından nefret ediyor.

He hates Halloween.

Tom Cadılar bayramından nefret ediyor.

Tom hates Halloween.

Mary Cadılar bayramından nefret ediyor.

Mary hates Halloween.

Biz cadılar bayramından nefret ederiz.

We hate Halloween.

Onlar Cadılar bayramından nefret ederler.

They hate Halloween.

Bu Cadılar Bayramı gecesinde oldu.

It happened on Halloween night.

"Cadılar ağlamaz," diye usulca fısıldadı.

"Witches don't cry," she whispered softly.

Cadılar bayramı hâlâ haftalarca uzakta.

Halloween is still weeks away.

Cadılar bayramı için nasıl giyindin?

How did you dress for Halloween?

Herkes Cadılar Bayramı için heyecanlıydı.

Everyone was excited for Halloween.

Herkes Cadılar bayramı partisine katıldı.

- Everybody attended the Halloween party.
- Everyone attended the Halloween party.

Cadılar Bayramı'ndan beri Tom'u görmedim.

I haven't seen Tom since Halloween.

Dürüst olalım, eminim hepimiz Cadılar Bayramı'nda

Let's be honest, I mean, I'm sure

Nerede bir Cadılar bayramı kostümü kiralayabilirim?

Where can I rent a Halloween costume?

Tom bir cadılar bayramı maskesi takıyor.

Tom is wearing a Halloween mask.

Cadılar Bayramından nefret ediyorsun, değil mi?

You hate Halloween, don't you?

Cadılar Bayramı aslında bir Kelt festivaliydi.

Halloween was originally a Celtic festival.

Yeni Cadılar Bayramı kostümümü beğeniyor musun?

Do you like my new Halloween costume?

Mary kendi Cadılar Bayramı kostümünü hazırladı.

Mary made her own Halloween costume.

Mary Cadılar bayramı kostümü üzerinde çalışıyor.

Mary is working on her Halloween costume.

Mary, çocuklarının cadılar bayramı kostümlerini yaptı.

Mary made her children's Halloween costumes.

Cadılar Bayramı kostümünü görmek için sabırsızlanıyorum.

I can't wait to see your Halloween costume.

Tom Cadılar bayramı partisinde Mary'yi gördü.

Tom saw Mary at the Halloween party.

Bu geçen yılki Cadılar Bayramı kostümüm.

This is my Halloween costume from last year.

Cadılar Bayramı dini bir bayram değildir.

- Halloween is not a religious holiday.
- Halloween isn't a religious holiday.

Tom bir Cadılar Bayramı partisine gitti.

Tom went to a Halloween party.

Tom kendi cadılar bayramı kostümünü hazırladı.

Tom made his own Halloween costume.

Sizin Cadılar Bayramı ve Şükran Gününüz var.

You have Halloween and Thanksgiving Day.

Cadılar Bayramı için bir korsan kıyafeti giydi.

He wore a pirate costume for Halloween.

Cadılar bayramı için bir korsan elbisesi giydi.

She wore a pirate costume for Halloween.

O beni Cadılar bayramı partisine davet etti.

He invited me to a Halloween party.

Tom her Cadılar bayramında aynı kostümü giyer.

Tom wears the same costume every Halloween.

Tom'un yeni Cadılar Bayramı kostümünü beğeniyor musun?

Do you like Tom's new Halloween costume?

Mary'nin yeni Cadılar Bayramı kostümünü beğeniyor musun?

Do you like Mary's new Halloween costume?

Bu yıl Cadılar Bayramı için ne olacaksın?

What are you going to be for Halloween this year?

İnsanlar tuhaf görünen kadınların cadılar olduğunu düşünürlerdi.

People used to think that women who looked odd were witches.

Cadılar Bayramı gecesinde çocuklar kapı kapı dolaşırlar.

Children walk around from door to door on Halloween night.

Cadılar bayramı için bir vampir olarak giyindim.

I dressed up as a vampire for Halloween.

Bir vampir olarak Cadılar bayramı partisine gittik.

I went to the Halloween party as a vampire.

Tom okula giderken Cadılar Bayramı kostümünü giydi.

Tom wore his Halloween costume to school.

Tom'un Cadılar bayramı kostümünü görmek için sabırsızlanıyorum.

I can't wait to see Tom's Halloween costume.

Cadılar bayramı partisinde ne tür kostüm giymeyi planlıyorsun.

What kind of costume are you planning on wearing to the Halloween party?

O, Cadılar Bayramı için bir itfaiyeci gibi giyindi.

He dressed as a fireman for Halloween.

Tom Cadılar Bayramı için bir kız gibi giyindi.

Tom dressed like a girl for Halloween.

Birkaç ergen Cadılar Bayramı'ndan hemen önce kabaklarımızı parçaladı.

Some teenagers smashed our pumpkins just before Halloween.

Cadılar Bayramı kostümün korkutucu mu yoksa sevimli mi?

Is your Halloween costume scary or cute?

Mary Cadılar Bayramı kostümüyle sevimli ve şirin görünüyordu.

Mary looked adorable and cute in her Halloween costume.

Cadılar Bayramı kıyafetinin ne olacağına karar verdin mi?

Have you decided what your Halloween costume will be?

Tom ve Mary'yi cadılar bayramı partimize davet edeceğiz.

We're going to invite Tom and Mary to our Halloween party.

"Geç kalma, tamam mı?" "Ama baba, cadılar bayramı."

"Don't be late, OK?" "But Dad, it's Halloween."

Tom ve Mary bir Cadılar Bayramı partisinde tanıştılar.

Tom and Mary met at a Halloween party.

Leyla, Cadılar Bayramı için ninja suikastçisi gibi giyindi.

Layla dressed as a ninja assassin for Halloween.

Cadılar Bayramı için siyah bir kazanda balkabağı çorbası yaptı.

She made pumpkin soup in a black cauldron for Halloween.

Ben bir Cadılar bayramı Blue Berry Jelly Tatlı yiyeceğim.

I will eat a Hallowen Blue Berry Jelly Dessert.

Tom Cadılar bayramı için Pikachu gibi giyinmeye karar verdi.

Tom decided to dress as Pikachu for Halloween.

Tom ve Mary birkaç Cadılar bayramı partisine katılmayı planlıyorlar.

Tom and Mary plan to attend several Halloween parties.

Tom ve Mary Cadılar bayramı partisi için ne giyecek?

What are Tom and Mary going to wear to the Halloween party?

Tom, Cadılar Bayramı gününde bir kuduz sincap tarafından saldırıya uğradı.

Tom was attacked by a rabid squirrel on Halloween day.

Bir kafatası şeklinde bir asteroid, Cadılar Bayramı'nda Dünya'nın yanından geçip gitti.

A skull shaped asteroid flew by the Earth on Halloween.

Bazı okullar Cadılar Bayramı için ürpertici palyaço kostümleri giyen öğrenciler yasakladı.

Some schools have banned students from wearing creepy clown costumes for Halloween.

- Gittikçe Cadılar Bayramına yaklaşıyoruz ve ben bugün Cadılar Bayramı hakkında seninle konuşabileceğimi düşündüm.
- Hellowine ýakynlaşýarys we bu gün Hellowin hakynda seniň bilen gürleşip biljegimi pikir etdim.

We are getting close to Halloween and I thought today I would tell you about Halloween.

Tom bir tür Cadılar Bayramı kostümü giyiyor Onun ne olması gerektiğinden emin değilim.

Tom is wearing a Halloween costume of some sort, but I'm not sure what he's supposed to be.

Tom ve Mary Cadılar bayramında kapı kapı dolaşıp para ve şeker toplamaya gittiler.

Tom and Mary went trick-or-treating with their friends.

Yaklaşan Cadılar Bayramı partisi için kostümüm kendimi bir mumya gibi tuvalet kağıdına sarıyor olacağımı düşünüyorum.

I think that my costume for the upcoming Halloween party will be wrapping myself up in toilet paper like a mummy.

Mary Tom'un cadılar bayramı partisinde olmadığını düşündü ama aslında o onu kurt adam maskesinin arkasından gizlice izliyordu.

Mary thought that Tom wasn't at the Halloween party, but in fact he was secretly observing her from behind his werewolf mask.

Mary Cadılar bayramı için seksi bir kostüm giymek istemiyordu bu yüzden Amish bir kadın gibi giyinmeye karar verdi.

Mary didn't want to wear a sexy costume for Halloween so she decided to dress like an Amish woman.

Cadılar Bayramı Kuzey Amerika'ya, bir şenlik ateşi etrafında hasadı kutlayan, birbirlerine hayalet hikayeleri anlatan, şarkı söyleyen ve fal bakan Avrupalı göçmenler tarafından getirilmiştir.

Halloween was brought to North America by immigrants from Europe who would celebrate the harvest around a bonfire, share ghost stories, sing, and tell fortunes.