Translation of "Biletimi" in English

0.004 sec.

Examples of using "Biletimi" in a sentence and their english translations:

Biletimi bulamıyorum.

I can't find my ticket.

Biletimi kaybettim.

I've lost my ticket.

Biletimi arıyorum.

I'm looking for my ticket.

Sanırım biletimi kaybettim.

I think I've lost my ticket.

Kapıda biletimi gösterdim.

I showed my ticket at the door.

Kapıda biletimi sundum.

- I presented my ticket at the door.
- I showed my ticket at the door.

Uçak biletimi bulamıyorum.

I can't find my plane ticket.

Biletimi havaalanında alabilir miyim?

Can I pick my ticket up at the airport?

Biletimi kaybettim. Ne yapmalıyım?

I lost my ticket. What should I do?

Uçak biletimi nereden alabilirim?

Where can I pick up my airplane ticket?

Biletçi biletimi zımbalamayı unuttu.

The conductor forgot to punch my ticket.

Biletimi şimdi almalı mıyım?

Should I pick up my ticket now?

Ben zaten biletimi aldım.

I've already bought my ticket.

Biletimi internet üzerinden aldım.

I bought my ticket online.

Boston biletimi daha önce almıştım.

I already bought my ticket to Boston.

Biletimi bulamıyorum. Onu kaybetmiş olmalıyım.

- I can't find my ticket. I must have lost it.
- I can't find my ticket. I must've lost it.

İstasyonda biletimi bulurken büyük zorluk yaşadım.

I had great difficulty in finding my ticket at the station.

Biletimi alırken çantama göz kulak ol.

Keep an eye on my suitcase while I buy my ticket.

Ben biletimi alırken çantama dikkat et.

Keep an eye on my suitcase while I get my ticket.

Tom gelene kadar biletimi aldım bile.

I'd already bought my ticket by the time Tom arrived.

Ben biletimi kapıcıya gösterdim ve tiyatro gittim.

I showed my ticket to the doorman and went into the theatre.

Biletimi kapıdaki adama gösterdim, sonra tiyatroya girdim.

I showed my ticket to the man at the door, then entered the theater.